Stefan Zweig psikolojiyi inanılmaz bir şekilde
çözümleyip bize yansıtmayı (özellikle bu kitabında)
başaran bir yazar. Kitabın konusundan kısaca
bahsedecek olursak; Irene, avukat eşi ve iki çocuğuyla
maddi manevi kaygı nedir bilmeyen bir kadındır. Bu
rahat hayattan sıkılması ile kendisini bir piyanistle yasak ilişki yaşarken bulur. Fakat piyanistin metresinin ona şantaj yapmasıyla korkmaya başlar. Artık sıkıldığı hayatı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Irene'nin hissettiği gerilim, utanç, korku gibi duyguları
iliklerime kadar hissettiğimi, hatta okuyan herkesin
hissetmiş olduğunu rahatça söyleyebilirim. Ama
Fritz kitapta en beğendiğim karakter oldu. Avukat
olmasından dolayı yaklaşım şekli hem sert hem
yumuşak. Çocuklarına karşı adil, güven uyandırıcı ve
ilgili. Kezâ karısına karşı da hem şefkatli ve saygılı,
hem de otoriter ve sert bir duruşu var. Bu karakterden
bu kadar bahsetmemin sebebini sanırım kitabın
sonunda anlayıp, Fritz'in zekasına ve düşünme yapısına hayranlıkla bakacaksınız(benim gibi).
Ve bu kitabı her yaştan insanın okuması gerektiğini
düşündüğümü söylemeden edemeyeceğim. Zweigin
başyapıtlarından biri olan 'Korku', listelerinizde çürümeyi hak etmiyor..