Yordu bu sevda beni
Paramparça bir ben bıraktı
şuan bin parça olmuşum
Bin parça olmuş beni toplayacak güç yok
Sadece seyrediyorum
Bin parçadan bir parçayla devam edeceğim
Oda çok güçlü bir ben olarak
Artık bu saatten sonra öteside olmaz ....
Elveda bütün güzel duygular bu son
Sizleri yitirmek için ilk adım atıyorum
Hoşçakalın...
Garipsin garibim garip.
Bugün benim için çok stresli bir gündü aynı zamanda güzellikleri de barındıyordu tabi ama görmek istemezsem kötü bir gün de diyebilirim.
Aslında uzun zamandır anlatmaya dair heveslerimi de yitirdim,pek anlatasım gelmiyor.Yazarken bile vazgeçtim çünkü anlatamıyorum kimse de kendinden uzağa gidemiyor.Herkesin derdi dünyanın en büyük derdi zaten,sen ne yaşarsan yaşa hep onlara kolay,kendileri yaşasa dünya böyle bir acı görmemiştir.O yüzden kimseye acımı tarttırmak istemiyorum,ağırlığını gövdeme yüklesin dursun.
Öfkeleniyorum,üzülüyorum,ağlamak istiyorum ağlayamıyorum,karmaşık hisler içerisindeyim.Yalnız bile kalamıyorum,omuzumdaki yükler bana mı ait onu düşünüyorum.Ne kadar acizim,ama asla akıllanmıyorum,ümit etmeyi sürdürecek kadar ümitsizim.İstiyorum ki biraz kaçayım kaçılacak ne kadar şey varsa hepsinden.İstiyorum ki biraz düşünmeyeyim,kimse de beni düşünmesin,biraz yalnız başıma oturayım,bakışlarımı kimse sorgulamasın,orta yerde ağlayayım da yokmuşum gibi geçip gitsinler yanımdan.Biraz beni ezberleri dışında görsünler veya unutsunlar.Yoruldum biraz,biriktirdiklerim yordu beni,ağlasam zerre eksilmeyecek her şey içimde Everest gibi.İçimize ve bazı güzel Meryemlere biraz mola biraz deva.
Uzaksın artık bana ve biraz olsun sevmedin,
Sanma ki birtanem beklemek yordu beni.
Beni hayat yordu ve bir türlü gelmedin,
Olmadığın her gün yalnızlık vurdu beni.
Dönmedin inadından; yıkmadın duvarları,
Umutsuz ve bir başına bıraktın yarınları.
İstemem başkasından güzel bir söz, "Canım"ları,
Bir tek senle gelsin ömrümün baharları.
Şimdilerde durgunum. Gelmiyor elden bi'şey,
Dökülmüyor kağıda aşka dair hiçbir şey.
Bekliyorum sadece, bekliyorum her gece,
Umut var mı bilmiyorum, bekliyorum öylece..
~ 𝓐𝓵𝓲𝓱𝓪𝓷 𝓑𝓲𝓵𝓰𝓮 ~
ALBATROSLARIN HANIMEFENDİSİ
O gelendi,
Geldi,
Yüreğimin yağı eridi.
Güzelliği başa bela,
Gözleri papatya,
Gönlü aşk,
Kendi cennet.
O gelendi,
Geldi,
Dudağı kızarmış,
Yemeye ekmek lazım.
Onu gördüm,
Kalbimin ocağında.
O geldi çok güzel oldu...
O gelendi,
Beni şükretmekten yordu.
Ona kurban,
Yaratana kurban,
Nefesi nefesime denk düştü.
O gelendi,
Geldiğiyle meşk etti...
AYKUT BARIŞ ÇELİK
9 şubat 07.17
Merhaba sevgilim;
Günün anlam ve önemi diye başlamak isterdim fakat günün hiçbir anlam ve önemi yok. Aksine gün yeni başladı sensiz, anlamsız ve önemsiz… Evet bu gün ilk defa notlarıma değilde bir başka yere geldim belkide değişiklik bana iyi gelecekti, belkide yazdıklarımı bir ihtimal doğrultusunda da olsa okuyacaksın ve bir ümit o ki kalbinin köşesinde yer edinememiş biri olarak aklının köşesinden geçip gideceğim.
Bu gün 9 şubat ve günlerden yine sen.
Bu gün 9 şubat.. evet bu gün 2024’e ait olan şubat ayı yani bir senedir istisnasız sana geliyorum derdimi tasamı anlatıyorum içimi döküyorum, yaşadığımız güzel günleri not ediyorum, ettiğimiz kavgaları üzüntülerimi yaralarımı bir bir sana açıyorum kendime bile açmadığım yaralarımı oturup saatlerce sana yazıyorum gözlerimden süzülen bir iki damla gözyaşı ile. Sen diye nitelendirdiğime anlatıyorum her şeyi ufak tefek notlar işte beni sana daha çok bağlayan belkide hiçbir zaman çözülmeyecek bağlarla. İşin özü sevgilim ben artık bir hayal dünyasında yaşamak istemiyorum bu hayal dünyası beni ve taştan gördüğün kalbimi haddinden fazlaca yordu, artık bir son bulmalı içimdeki yada içindeki belirsizlik…
Nurullah hocanın dediği gibi; “Ben bu zulme layık mıyım Rüveyda?” Ne sen nede ben bu zulmü haketmiyoruz.
06.02.2023 04.17
O geceyi anlatmaya çalışmak ne kadar doğru bilmiyorum, ya da ne kadar kendimi ifade ederim onu da bilmiyorum. Bazı acılara sözler anlam yüklemiyor, tesirsiz kalıyor. 2022'de Haziran ayında öğleleyin yatak alttan üstte doğru sıçradı tabi bu durum bana normal gelmedi. Herkesin dilinde bi maraş depremi vardı zaten, hep ne zaman olacak
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Modern Klasikler Dizisi
2024 Ocak ayında İş Bankası Modern Klasikler serisini okuma kararı aldım. En baştan başlayarak tüm kitapları bir koleksiyoner hazzıyla toparlamaya çalışmak ve önceden okuduklarımı farklı bir bakış açısıyla değerlendirmek çok keyif verdi.
Ocak/2024 - 20 kitap
1. 
Sineklerin Tanrısı
2. 
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
3. 
Otomatik Portakal
4. 
Casus
5. 
Korku Vadisi - Sherlock Holmes
6. 
Vahşetin Çağrısı
7. 
Aforizmalar
8.
Emre Yeşilyurt.
Bitmek bilmeyen yolların ardı nara
Sen ne desende anam etmiyor fayda
Çakıl taşlı yolda sırtımda parka
Usanmam asla bu yolum yardan haksa
Umut doyurdum ben kirli bir tasta
Esaret bedenimde gönumse yasta
Garip bir kaptanım ben dert yüklü trende
Taşırdım dertleri lakin her acı frende
Yolun sonun başında lakin sen gülünce
İşveli nazlım sen dünyama yörünge
Bir kibrit kıvılcımla körüklendi aşka
Bir parça çarşafla yanarmış dünya
Kimse bilmez sinemde gizli yara
Yazmak mı nefestir bana
Hiç bir tabip derman olmaz ki yarama
Ceylan gözlümse dermandır bana
Rüyalar güzel uyansam öyle kalsa
Bilmem kaç gece sabahı yordu hayra
#229174032
Yarım bırakmak zorunda kaldım 😬
Beni çok yordu (eksik bilgiye sahip olduğum için) … Marxsizmi öğrenmek amacıyla okunacak değil ; öğrendikten sonra Marksizmin iç tartışmaları ve Marksistlerin çatışmaları üzerine bilgi edinmek amacıyla okunacak bir kitap. Fakat kitap amacı doğrultusunda hedefini başarıyla ulaşmış durumda. Çatışmaları tarafsız bir şekilde ortaya koymakta ve eksik bir nokta bırakmamakta. ( bu yorumun kesinliğine Marksizm üzerine hayatını adamış insanlarla kitap hakkında sohbet ettikten sonra vardım.)
Das Kapital’ in arkasına okumak bence güzel olacaktır.
Das Kapital’i okumama daha uzun bir yol var…)