Rıfat Ilgaz, Hababam Sınıfı
kitabıyla ilgili bir röportaj verirken
“Nasıl bu kadar güldüre bildiniz?” sorusuna şöyle cevap verir:
“Eskiden idamlar sabaha karşı yapılırmış. Belli bir süre sonra idam yaklaştığında
tüm dükkanlar açılmaya, esnaf satış yapmak için bağırıp çağırmaya başlarmış. Bunun üzerine aileler de o saatte sokağa çıkmaya başlamış ve idam vakitleri panayır havasında bürünmüş.
Sonuçta da ölen bir adama bakarak
gülen bir halk görüntüsü oluşurmuş.
Ben de çöken eğitim sistemini anlattım. Hepimiz ölen bu sisteme bakarak güldük.”
"Tek suçunuz hür insanlar gibi konuşmak
Kitaplar suç ortağınız"
R. Ilgaz
Bu kitabı 70 yıl önce okusam başıma gelmeyen kalmazdı. Şimdi gönül rahatlığıyla okuyup, incelemesini yapabiliyorum. Bu güzel bir ilerleme. Şu an kitaplığımızda Aziz Nesin, Nazım Hikmet, Rıfat Ilgaz gibi
Hababam Sınıfı Uyanıyor Rıfat Ilgaz'ın sinemaya da uyarlanan, hepimizin keyifle izlediği ölümsüz eseri.
Öncelikle şunu belirtmek isterim. Eser ile film kemik yapı itibariyle uyuşsa da hayli fark var. Yine de okurken filmdeki karakterleri gözümüzün önünde canlandırarak okuyoruz. Eğer sinemaya uyarlanmasaydı böyle bir efsane bu boyutta tanınır ve sevilir miydi, tartışılır.
Dönemin eğitim sistemi, o sisteme ayak uyduramayan öğrenciler, yatılı okullarda kalanlar arasında kurulan güçlü arkadaşlık bağı... Kendim de yıllardır yatılı okulda öğretmenlik yapan ve bundan bir türlü vazgeçemeyip tayin isteyemeyen bir öğretmen olarak o duyguyu hem öğrenci hem öğretmen çerçevesinde bildiğimi ifade edebilirim.
Bazı çocuklar vardır akademik olarak beklediğinizi alamazsınız. Ama yürek olarak onlardan öğreneceğiniz çok şey vardır. Öyle öğrenciler Hababam Sınıfı öğrencileri. Yatılı okulda okuyanlar bilir bahsetmek istediğimi. En azından bir çoğumuz solumuşuzdur o havayı. Bizden çok şeyler bekleyen ailemizden uzakta, arkadaşlarla iç içe bir o kadar da bizi zorlayan derslerle...
İncelemeye başlayıp geçmişte bulduk kendimizi. Tiyatro eserlerini okumayı da sevmişimdir tiyatro izlemeyi sevdiğim kadar. Keyifle ve duyguyla okunma temennisiyle...