Bilgi, insanda öteki yaratıklarda bulunduğu gibi bulunsa, yani toprağa düşen tohumun yeşermeyi bildiği, arının bal yapmayı bildiği, kuşların kuluçkaya yatmayı, kurtların dolunaya karşı ulumayı bildikleri gibi insan da kendine emanet edilmiş olan bilgiye sadık kalsa idi, o zaman, insan '' bilen bir varlıktır'' dememiz yanlış olmazdı. Çünkü bu takdirde insanın kendi kendine bilgi türettiği gibi bir düşünce kafamızda doğmamış olacaktı.