Ehl-i Sünnet ve'l Cemaat, doğuşundan günümüze kadar hiçbir zaman yeknesak, ahenkli ve insicamlı bir yapı olmadı. Hicri 2. (8.) asırdan başlayarak Hadis taraftarları, Rey taraftarları, Kullabiler, Zahiriler, Tahaviler, Eşariler ve Maturidiler olmak üzere pek çok kelamî; Hanefi ve Şafiî gibi fikhî düşünce ekollerini kendi şemsiyesi altında toplayarak farklı eğilimleri, kendi içerisinde barındıran çoğulcu yapısını daima muhafaza etti..