Lüksler zamanla ihtiyaç haline gelir ve yeni zorunluluklar ortaya çıkarır. İnsanlar belli bir lükse alıştıklarında bir süre sonra onu kanıksarlar. Onu yaşamlarında hep bulundururlar ve bir süre sonra onsuz yaşayamaz hale gelirler.
.. Bakteri ve virüsleri yenmemizi sağlayan biyoteknoloji, aynı zamanda bizzat insanların kendisini eşi benzeri görülmemiş bir tehdide dönüştürüyor. Doktorların hızla teşhis koyup yeni hastalıklara tedavi önermesini sağlayan araçlar, orduların ve teröristlerin daha korkunç, kıyamet alameti gibi hastalıklar yaratmasına da imkan sağlıyor. Öyle ki insan türünü gelecekte tehlikeye atacak büyük salgınların, acımasız bir ideolojinin takipçisi insanların bizzat kendi elinden çıkması işten bile değil. İnsanevladının doğal salgınlar karşısında çaresiz kaldığı çağ, muhtemelen sona erdi. Ne var ki o günleri mumla arayabiliriz.
Reklam
Yeni bir Ebola salgınının patlak vermeyeceğinden ya da bilinmeyen bir grip türünün dünyayı kasıp kavurarak milyonları yok etmeyeceğinden emin olamasak da, artık böylesine bir durumu engellenemez doğal bir felaket olarak görmeyeceğimiz aşikar. Aksine böyle bir trajedi yaşarsak bunu insan elinden çıkma, kabul edilemez bir başarısızlık olarak görüp sorumluların cezalandırılmasını isteyeceğiz.
Her şeye muktedir olma ihtimalimiz çok yakın, neredeyse parmaklarımızın ucunda, ancak tam altımızda hiçlikten meydana gelen dipsiz bir uçurum uzanıyor.
MODERNİTE BİR SÖZLEŞMEDiR. Doğduğumuzda imzaladığımız bu sözleşme, öldüğümüz güne dek yaşamımızı düzenler. Çok az kişi bu sözleşmeyi feshedebilir. Bu sözleşme yediklerimizi, işimizi, hayallerimizi şekillendirir; nerede yaşayacağımızı, kimi seveceğimizi, nasıl öleceğimizi belirler.
Kurgu kötü değil, hayati bir olgudur. Para, devlet ya da şirket gibi ortaklaşa kabul etiğimiz hikayeler olmadan hiçbir karmaşık insan toplumu işleyemez… Ancak bu hikayeler sadece araçlardır. Hedeflerimiz ya da değerlerimiz haline gelmemelidir.Sadece kurgu olduklarını unuttuğumuz anda gerçeklikle bağımızı kaybederiz…
Reklam
İmparatorluklar esnek sınırlara ve potansiyel olarak sınırsız iştaha sahiptir.
İmparatorluklar kötü birer yıkım ve sömürü makineleridir. Her toplumun kendi kaderini tayin hakkı vardır ve hiçbir zaman bir diğer toplumun yönetimi altına girmemelidir.
Para pek çok yerde ve zamanlarda icat edildi. Paranın icadı teknolojik bir dönüm noktası değil, zihinsel bir devrimdi.
İnsanların kurduğu tüm hayali düzenler, insanlığın önemli bir kısmını dışarıda bırakmaya eğilimliydi.
Reklam
Tarihin yönünü tanımlamak aslında bir bakış açısı meselesidir.
Milyonlarca yıllık evrim, erkekleri kadınlara göre çok daha vahşi hale getirmiştir.
Kitleler ekonomik kifayetini yitirir ve sömürülmekle değil de işlevsizlikle boğuşmaya başlarsa bu öğretiler ne denli işlevsel olur?
Binlerce şempanzeyi İstanbul'un Kapalıçarşısına, Atatürk Olimpiyat Stadı'na, Ankara'daki Meclis binasına ve Mekke'deki Mescid-i Haram'a sıkıştırmaya kalkarsanız, sonuç dev bir kargaşa olacaktır. Buna karşın, Sapiens bu tür yerlerde düzenli olarak binler halinde toplanırken, birlikte tek başlarına asla kuramayacakları düzenli örüntüler ortaya çıkarırlar: Ticaret ağları, kitlesel kutlamalar ve politik kurumlar. Şempanzelerle aramızdaki asıl fark bireyleri, aileleri ve grupları bir arada tutan efsanevi bir yapıştırıcıdır. Bu yapıştırıcı bizi yaratımın ustaları haline getirmiştir.
Sayfa 52 - Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens, Kolektif KitapKitabı okuyor
Biz hala hayvanız ve fiziksel, duygusal ve bilişsel becerilerimiz hala DNA'mız tarafından şekillendiriliyor.
Sayfa 52 - Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens, Kolektif KitapKitabı okuyor
Resim