116 syf.
·
Puan vermedi
"Benim kalbimde kilerim var. Bazen açıyorum kapısını, yüzüme vuruyor sakladıklarımın kokusu. Şişelerin içine güzel anılar saklamışım. Belki ileride lazım olur diye, toprak küplerin içine hayallerimi basmışım." Kitabın 46. sayfasında bulunan ve aynı zamanda arka kapağında yazan bu kısım beni gerçekten çok etkiledi. Fark ettim ki benim de kalbimin bir kileri var. Ama ben sadece mutluluklarımı koymamışım o kilere. Hep önünden geçtiğim, saklayamadığım bir "hayal kırıklıklarım" rafım varmış orada. Tabak dizer gibi dizmişim hepsini sırayla ve önüne geçip bir portreye bakar gibi uzun uzun izliyorum bazen. Kimi zaman buruk bir tat bıraksa da bu kilere ara sıra girmek, kendimi bulmak iyi hissettiriyor, hissettirecek. Bana ve hepimize. Kitabın yazarıyla karşılıklı bir çay eşliğinde yapılan muhabbet gibi içinde yazılanlar. Yorulduğunda biraz mola vermek isteyenlere, her an yanı başında olan, şükür sebebi olan ama hep gözden kaçan detayları fark etmek isteyenlere ve en önemlisi kalbindeki kileri keşfetmek isteyenlere iyi gelecek bir kitap.
Ev Yapımı Sihirli Değnek
Ev Yapımı Sihirli DeğnekŞermin Yaşar · Elma Yayınevi · 20192,489 okunma
Kızdığım şeylerin arasında en çok ben varım, hayal kırıklıklarım hep kendime. Öfkem, karanlığım, sonu gelmeyen düşünceler, gerçekleşmeyen potansiyel. Hepsi ben, hepsinden biraz biraz tastamam ben
Reklam
kanla yıkanan gezegenlerin yörüngesinde başım dönüyor gözyaşlarım nasıl da ağır sağ kulağımda beyaz sol kulağımda siyah hâyal kırıklıklarım
Neden hep nefes nefese kalıyordu hayal kırıklıklarım?
Sayfa 8 - Kitapyurdu Doğrudan YayıncılıkKitabı okudu
Olum çok fenaa
Neden hep nefes nefese kalıyordu hayal kırıklıklarım? Oysa yeterince idmanlıydım koşmak için, yine de bir kere olsun yetişemedim, bir kere olsun karşılayamadım kendimden beklediklerimi… Çok mu şey bekliyordum, yoksa beklediklerime çok mu yetersizdim? Bu gerçek bir soru da değildi gerçi; asıl cevap hangi avuntuyu bulacağımdı – sorulara verdiğim kaçamak cevaplarda!
Cevapsız sorular
Neden hiç fark edemedim, diyordu kendi kendine, zaman – ah o sessiz adımlarıyla sinsice uzaklaşan zaman! – nasıl da saklanmış ufkumun sisleri ardına… Ben küçük dünyamın gündelik dertlerine batıp çıkarken sisi nasıl da bir kamuflaj gibi germiş üstüne: Renk renk, benek benek bir kamuflaj… Hayatın değmez durağanlığının üstünde akıp giden zaman, kâh güneşin batmak üzere olduğu o turuncumsu renge sığınmış kâh karanlığı süsleyen yıldızlardan biri oluvermiş. Bir iç çekip çevresine göz gezdirdi. Başka türlü olabilirdim. Başka türlü bir yaşamın, başka türlü bir ahenginde bulabilirdim kendimi. İyi ama niye yetişemiyordum kendimden beklentilerime? Neden hep nefes nefese kalıyordu hayal kırıklıklarım? Oysa yeterince idmanlıydım koşmak için, yine de bir kere olsun yetişemedim, bir kere olsun karşılayamadım kendimden beklediklerimi… Çok mu şey bekliyordum, yoksa beklediklerime çok mu yetersizdim? Bu gerçek bir soru da değildi gerçi; asıl cevap hangi avuntuyu bulacağımdı – sorulara verdiğim kaçamak cevaplarda!
Reklam
510 öğeden 461 ile 470 arasındakiler gösteriliyor.