Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bazı hastalıkları bir biçimde "ölümcül" diye yaftalamamızın ve bunlara yakalananları etiketleyip dışlamamızın en olumsuz yanı ise, ölüm bilincinin engellenmesi. Ölümcül denen hastalıklara yakalanmak, kişide hayat muhasebesi, ölüm bilincinin artması gibi imkanlara fırsat hazırlayabilecekken, söz konusu hastalıklara atfedilen kötü şöhret, çoğu insanı ve yakınlarını bundan da mahrum bırakıyor; özellikle kanser hastaları "acı gerçek"i fark etmesinler diye olmayacak işler yapılıyor. Oysa gerçekten de, şimdilik çaresiz denilebilecek türden hastalıklara yakalanıldığının bilinmesi, insanda ve insan ilişkilerinde birçok olumlu potansiyeli harekete geçirebilir ve fevkalade anlara, bilinç yükselmelerine neden olabilir. Özellikle hekimler, çaresiz denilen hastalığı olanların gerek hastalıkla mücadelelerinde elde ettikleri başarı, gerekse gösterdikleri metanet ve manevi olgunluk açısından mucizevi nitelikte birçok olayın tanığıdırlar.
736 syf.
9/10 puan verdi
9 yaşında, Londralı bir çocuk olan Rob'un hayatını anlatıyor. Başına gelen olaylar ve doğuştan gelen garip bir özelliği onu Londra'dan İsfahan'a sürükleyecek ve hekimler hekimi İbni Sina'nın talebesi yapacaktır. Ön planda bu hikaye varken, Noah Gordon arka planda o dönemdeki coğrafyanın ekonomik, kültürel, siyasal ve dini portresini çizer. Dinler arası diyalog ne alemdedir, insanlar binli yıllarda ne koşulda yaşamaktadır, varlık alemi hakkında dünya ne kadar şey bilmektedir, din yanlış yorumlanırsa bilimin önünde nasıl engeller oluşur, nasıl vahşetler yaşanır gibi her biri başlı başına bir konu olan bu başlıkların cevaplarını, hikayeyle öyle güzel harmanlamış ki hayran kalmamak elde değil. Sanki o dönemde yaşamış da bu çağa dönmüş gibi oluyorsunuz. Kitap bir yandan böyle bilgilendirirken düşündürmeler yapadursun, bir yandan da sizi insanın çekebileceği acıların ve tadabileceği mutlulukların tonları arasında dolaştırıyor. Ayrıca kitabın bana verdiği derslerden biri; bir tıp talebesi olarak bugünki imkanların kıymetini bilmem gerektiği oldu. Çünkü o zamanlarda hekimlik eğitimi almak ve hekimlik sanatını icra edebilmek hem hayatını ortaya koymayı gerektiriyor, hem de bilgiye ulaşmanın bilgiyi keşfetmekten geçtiği bir dönem. Keyifli okumalar..
İbni Sina'nın Talebesi Hekim
İbni Sina'nın Talebesi HekimNoah Gordon · Yurt Kitap Yayın · 2001635 okunma
Reklam
OĞLUM 12 YIL UYUDUKTAN SONRA UYANDI... Bir gün çok sinirlendi. Yine kendini balkondan atmak istedi. Zor ikna edebildik. Akşam oldu, onu uyuyor zannettim. Babasıyla ne yapacağımızı konuşurken bir ara "oğlumuzu olmazsa bağlayalım" diye ağlayarak anlatıyordum ki birden yatağından doğrulup sadece bana bakarak, "yazıklar olsun size,
Doktor, mektup yazacaktı, ne yazmış, dedi. - Senin çocuğun varmış da, niye söylemiyorsun, dedim. - Nesini söyleyeyim? Başıma bir kazadır geldi, dedi, ben onu düştü sanıyordum, düşmemiş. Hekim, görünce anladı. Biraz durduktan sonra, - Hekim ne yazıyor, diye sordu. - Hekim diyor ki, çocuk düşerse, anasını da beraber mezara sokar. - Aman hekimler hep öyle söylerler, bir şeycik olmaz. İstanbul'da olsaydı, ben onu çoktan aldırtırdım. On yedi liraya alıyorlar. Burada otuz beş istiyorlar. O doktor sizin arkadaşınız, ne olur, sevabına beni kurtarsın! - Ben yapamam kızım; can pazarı bu. - E, ben şimdi her gün ölüyorum ya? Acıyorsanız bugün de acıyınız.
Sayfa 35 - Bilgi YayıneviKitabı okudu
Gittiğim bütün hekimler aynı şeyleri söylediler söz birliği etmişcesine "Aşk hastalığıdır bunun adı Ve çok sarsar insanı bu yaştan sonra" Oysa ne yalan söyliyeyim, Ben yalnızca Bir kuyrukluyıldıza Çarptığımı sanmıştım Yaşamın çıkmaz sokaklarında yürürken Yüreğim bir patlamayla aydınlanınca. Akgün AKOVA
Çocukların masum ve tatlı olduklarını zanneden biri ya hiç çocuk olmamıştır ya da çocukluğunu unutmuştur. Ve yetişkinlerin kimi zaman zalim ve kırıcı davrandıklarını düşünmeyen biri evinden pek sık çıkmıyor demektir. Ayrıca öyle birinin hekim olmadığı da kesindir. Biz hekimler zulmün sonuçlarını herkesten iyi biliriz.
Sayfa 316Kitabı okudu
Reklam
İslam'ın tıbba yaklaşımı, evrensel bütünlük içinde insanı ele alan bir yöntemdir.Zira, tıbbın konusu olan insan, bütün var oluşu, kendi içinde ve özünde özetleyen bir mikrokozmostur yani "küçük alem"dir." İnsan var oluşun sembolüdür" anlamına gelen "El insanü remzu'l vücud" teması nedeniyse varlık kavramının anahtarının insan olduğu fikri yaygındır.Müslüman hekimler tıbbın prensiplerini, varlık prensibi ve onun açılımı ile ilgili bilimlerde kısaca metafizik (irfaniyet) ve kozmolojide aramışlardır.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.