Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İlk evladım Köksal 1969 yılında ikinci evladım Serdar 1971 üçüncü yavrum Hakan 1973 dördüncü oğlum da 1975 yılında dünyaya merhaba demişti. 13 Kasım Cumartesi 1976 gününden bir gün evvel Serdar'ın dişi çok ağrıyordu. Sabaha kadar ağlamış hiç yatmamıştı. En küçük oğlumu abisine (Köksal) bırakarak Serdar'ı dişçiye götürmeye karar verdik. Serdar
OĞLUM 12 YIL UYUDUKTAN SONRA UYANDI... Bir gün çok sinirlendi. Yine kendini balkondan atmak istedi. Zor ikna edebildik. Akşam oldu, onu uyuyor zannettim. Babasıyla ne yapacağımızı konuşurken bir ara "oğlumuzu olmazsa bağlayalım" diye ağlayarak anlatıyordum ki birden yatağından doğrulup sadece bana bakarak, "yazıklar olsun size,
Reklam
İnce bir ip üzerinde yürümek gibi bir şey seni sevmek. Her an ip kopacak diye korkuyorum. İpi kopartan kişi olmaktan daha çok korkuyorum. Senden uzakta geçen her dakika sanki ipi inceltiyor. Elimden kayıp giden misine gibi, ne kadar tutmaya çalışsam da elimi kesiyor, canım acıyor, bırakmak zorunda kalıyorum. Ellerimden kanlar akıyor, avuçlarım kanıyor. Bu ellerle dokunmak istemiyorum sana. Uyuyor musun yoksa! Uykunda da çok güzelsindir, yine öyle sağına dönüp mü yatıyorsun? Çok yorgunsun biliyorum! Hep yorgunum biliyorsun! Niye mi yanında değilim, bilmiyorum ki. Elim kanıyor, avuçlarım kanıyor, öyle dokunamam sana. Sen yine o geceliği mi giydin yatmadan önce. Biliyorsun çok önemli benim için, ayrıntılarda yaşıyoruz, ayrıntılarda sevişiyoruz. Her ayrıntı bizim için bir mutluluk, her ayrıntı bizim için bir suçluluk, her ayrıntı bizim için, umut ve umutsuzluk. Kokun genzimde, derinlerde. Hissediyorum! Yokluğunun kokusunu içime çekiyorum. Yokluğunun kokusu nasıldır bilir misin? Hani avuçların kanar ya, kanla birlikte bir koku yayılır. Ölüyorsun sanırsın, ölüm kokusudur o! İşte yokluğunun kokusu böyle bir şey. Acı var elbette. Umut olmaz mı? Her an, umut doluyum. Bekliyorum avuçlarımın iyileşmesini…Bekliyorum... (ihtiyar - geçici insan masalları)
Türk Romanını "Pamuk"ladılar Ahmet Yıldız, yaşayan en önemli yazarlarımızdan İrfan Yalçın'la bir söyleşi gerçekleştirdi. Yazar gözüyle ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yaşananları değerlendiren Yalçın, Türk edebiyatının içinde bulunduğu duruma ilişkin de önemli tespitlerini paylaştı... İşte Ahmet Yıldız'ın İrfan Yalçın'la yaptığı o
13. HİKAYE TAMAMLAMA ETKİNLİĞİ - HİKAYEMİZİN TAMAMI part-1
Güzel bir hikaye tamamlama serüveninin daha sonuna geldik.. Sürprizlerle dolu ve başlangıçta 19 kişinin katılımıyla ( 19 u koruyamadık tabii :) sonrasında 15 kişi kalarak hikayemiz tamamlandı.) Fantastik olarak kurgulanmaya başlayan hikayemiz, yazım süreci içinde Fantastik-Bilim Kurgu ya dönüşmüş ve birbirini tamamlayan herbirisi şahane
Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel Konusmasi)
Nigâr Hacızade Belaruslu gazeteci-yazar Svetlana Aleksiyeviç, savaşı, şahidin anlatma yükümlülüğünü, edebiyatını, ömrü boyunca yanı başında olan sesleri anlatıyor. Kaybedilmiş Bir Savaş Üzerine: Svetlana Aleksiyeviç’in Nobel Edebiyat Ödülü Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç, 7 Aralık’ta ödül
Reklam
Ölüm
“ÖLÜM Hiçbirimiz sevmeyiz bu kelimeyi, duymak bile istemeyiz. Hiçbir zaman hazır değilizdir. Ne zaman, nasıl, kime veya niye geleceğini bilmeyiz. Bu nedenle korkarız, kabullenemeyiz. Halbuki çok basittir, zamanı gelen, bu yaşamda süresi biten, saatini dolduran gider. Gerisi yoktur.  Bu dünyaya, bu evrene  gönderilen bedenin, zamanı dolmuştur.
Değerli 1K Okurları! Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik; İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ. Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım. Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:))) Öncelikle; İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
Yeryüzünün Lanetlileri Kitabına J.P.Sartre Yazdığı Önsöz
1961 TARİHLİ BASKIYA ÖNSÖZ Jean Paul Sartre Kısa bir süre öncesine dek yeryüzünün nüfusu iki milyardı: beş yüz milyon insan ve bir buçuk milyar “yerli”. Birinciler “Söz”e sahipti, ötekilerse bu sözü ödünç almışlardı. Bu ikisi arasında aracı olarak hizmet veren satılmış kralcıklar, derebeyler ve tepeden tırnağa sahte bir burjuvazi vardı.
214 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.