Roman; Yazarı: Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov(1928-2008); Çevireni:Refik Özdek(1928-1995); Ötüken Neşriyat;164 Sayfa
Cengiz Aytmatov'un Cemile adlı novellasını okumuştum daha önce, bir televizyon programında Yazar hakkında uzunca bir belgesel izlemiştim. Belgesel, Aytmatov'un ölümünden sonra çekilmişti. Vefat ettiğinde seksen yaşındaydı
_İnsanIar, kuşIar gibi uçmayı, baIıkIar gibi yüzmeyi öğrenmişIer ama insan gibi yaşamayı öğrenememişIer.
_Görmek isteyenler için ışık, istemeyenler için karanlık vardır.
_Hiçbir şeyi kendisi kadar sevmeyen insan, sevdiği varlıkla, kendi kendisiyle baş başa kalmaktan çok hiçbir şeyden korkmaz. Her şeyi kendi için arar ama en çok kendinden kaçar.
_Amacımız kendi hayatlarımızın efendisi olmak.
_Bizler, ruhani deneyim yaşayan insanlar değiliz. Bizler, insani deneyim yaşayan ruhani varlıklarız.
_Konuşmadaki biIgeIik ve dinIemedeki kibarIık ile ruhun hazineIeri ve kişideki ahIaki oIgunIuk açığa çıkar.
_Cahiller yola gelmez. Cahilleri yola getirmektense parçalamak daha kolaydır.
_Her şey
Ben veya başkası, neyin nesi olursak olalım; hepimiz ister istemez aynı kervanın içinde miyiz? Hayır, ben değilim; biz değiliz, mürettebatı, yolcuları, yüküyle hepimiz aynı gemide değiliz. Parlak ifadeler karşısında boş bulunduğumuz miktar ve müddetçe aldatılıyoruz. Âgâh olalım: Eşeği Niğde'ye sürmek gerektiği, çünkü artık Bor'un pazarının geçtiği insafsız bir yutturmacadır. Böyle söylüyorlar, zira sizin eşeğinizin yükü Bor pazarında piyasaya çıkacak olursa hepsi iflâs edecek. Agâh olup bilelim ki, aldanmayanlar olarak biz pazara bir yük getirdiğimiz müddetçe helâl edilmiş alış veriş devam edecek. Hiçbir şey mihanikî değil. Hayatımıza şekil veren vukuatın bizi bir şekilde davranmağa icbar eden kendiliğindenliği ve kaçınılmazlığı habis faaliyetlerine mazeret arayan mel'ûnların yutturmacasıdır.
Kendinize hiç şu soruları sordunuz mu? Ben neden bu dönemde yaşıyorum. Neden başka bir yüzyılda değil de, bu yüzyılda yaşıyorum. Neden başka bir ülkede doğmadım, neden başka bir ailede doğmadım, neden ırkım, rengim, dilim, cinsiyetim bu şekilde? Neden doğdum ve neden yaşamak zorundayım?
Bize bir yaşam sunuldu. Doğacağımız tarih, yaşayacağımız
Ben veya başkası, neyin nesi olursak olalım; hepimiz ister istemez aynı kervanın içinde miyiz? Hayır, ben değilim; biz değiliz; mürettebatı, yolcuları, yüküyle hepimiz aynı gemide değiliz. Parlak ifadeler karşısında boş bulunduğumuz miktar ve müddetçe aldatılıyoruz. Âgâh olalım: Eşeği Niğde'ye sürmek gerektiği, çünkü artık Bor'un pazarının geçtiği insafsız bir yutturmacadır. Böyle söylüyorlar, zira sizin eşeğinizin yükü Bor pazarında piyasaya çıkacak olursa hepsi iflâs edecek. Âgâh olup bilelim ki, aldanmayanlar olarak biz pazara bir yük getirdiğimiz müddetçe helâl edilmiş alış veriş devam edecek. Hiçbir şey mihaniki değil. Hayatımıza şekil veren vukuatın bizi bir şekilde davranmağa icbar eden kendiliğindenliği ve kaçınılmazlığı habis faaliyetlerine mazeret arayan mel'ûnların yutturmacasıdır.
Bu kitabı okuduğumda şunu anladım. Hepimiz aynı gemide değiliz. Yazar çok haklı. Aynı gemide olsak aynı şeyleri görüp yaşardık. Lakin bazıları mecburi işe giderken bazıları da ada satın alacak paraya sahipler. Bu nasıl bir çelişkili bir gemi değil mi?
Hepimiz aynı gemide değiliz, biz Nuh’un gemisindeyiz..
Biz Türkiye’yiz..
Biz Musa’yız..
Biz İsa’yız..
Merhametten hasıl, Muhammedî yüreklerimiz var..
Firavunlar, Nemrutlar, onların destekçisi cahiller ebediyyen uzaklaştırılmıştır bizden..
📚 Güven Taşdemir