Livaneli den okuduğum üçüncü ve en güzel kitap oldu Serenad.
Livaneli bizleri belki bir çoğumuzun bilmediği yakın tarihin kötü günlerine güzel bir kurgu ve akıcı bir dil ile götürüyor.İktidarların hırsları uğruna yüzlerce binlerce hatta milyonlarca canı nasıl acımazca aldığını gözler önüne seriliyor.
Eserde ermeni olan Mari'nin ,Kırım Türk'ü olan Maya'nın, Yahudi olan Nadia'nın acılarına ortak oluyoruz.Üçü de birbirlerinden farklı bambaşka kadınlardı belkide ama öyle bir özellikleri vardı ki insanın kalbi kaldırmayacak cinsten.Üçü de ailelerinden koparılıyor,kısacık hayatlarında görmemeleri gereken şeyler görüyor,yaşamamaları gerken şeyler yaşıyorlar.Aslında onlar değil bunları yaşanyanlar bu üç kadın sadece bizim öğrenmemize vesile oluyorlar.Çünkü Mavi Alay'ı Maya ile Struma Faciasını Nadia ile öğrendim.İnsan hayatının iktidarların ucuz oyunları yüzünden nasıl hiçe sayıldığını gördüm.
Eserde Nadia ve Wagner'ın öyküsünü anlatan bölümü nefessiz okudum.Wagner'a yardım eden insanları görmek sevindiriyordu bazen ama faciaya neden olanlar onca cana kıyanlar kıymasına vesile olanlar göz yumanlar hepsinden defalarca nefret ettim.
Kısacası Livaneli dünya tarihinin acı gerçeklerini bizlerin yüzüne tokat gibi vuruyor eserinde.Dünyanın ne kadar kötü bir yer olduğunu bir kere daha hatırlatıyor.Bu muazzam kötü dünyada birazcık dahi iyi kalabilen insanlar varsa ne mutlu bizlere...