112 syf.
·
Puan vermedi
Toplumcu gerçekçi edebiyatımızın yapı taşlarından Erdal Öz'ü Lise yıllarımda her solcu genç gibi Gülünün Solduğu Akşam kitabıyla tanıdım. O senelerde 68 öğrenci hareketi ve 71 devrimci atılımı üzerine çalışıyorduk. Sosyalizmin Alfabesi, Komünist Manifesto, Felsefenin başlangıç İlkeleri'nin ardından Turan Feyzioğlu'nun Mahir-Sinan-Deniz üçlemesiyle beraber Erdal Öz'ün kitapları tartışmalarımızda referans kaynaklarımızdandı. 2 Mayıs günü yüzüm yanık içindeydi. Eğitim Sen'li hocalarıma selam durdum. Çantamda Erdal Öz'ün bir başka romanı, Yaralısın. 12 Mart 71; askı, falaka, işkence. Ve direnen bir kadın militan. Hemen ardından öykü kitapları Kanayan ve Cam Kırıkları. Cam kırıkları diğer eserlerine göre daha yumuşak bir dille yazılmış. Kararlılık ve mücadele yerini sükûnete ve hayattan kesitlere bırakmış. Öykülerin geçtiği mekanlar: Artık rüyalarda görülür cinsten çocukluk hatıraları, üniversite kampüsleri, sahaflar, meyhaneler, hücre evleri ve çatışma bölgeleri.
Cam Kırıkları
Cam KırıklarıErdal Öz · Can Yayınları · 2019248 okunma
"Ben mecbur muyum bana sunulan bizden olmayan kültüre? Ben bin senedir buradayım, bir geçmişim var Anadolu coğrafyasında! Benim hocalarım var, Imâm-ı Âzam, Imam Gazâli, Ahmed Yesevi, İmâm-ı Rabbâni (k.s) var. Eserleri gözümün önünde" diyeceğiz. - Hayati İnanç
Reklam
Biz bu işi aşk ve sevda haline getirelim.. Annelerimiz çocuklarını uyuturken Kudüs sevdasıyla uyutsun..Dedelerimiz torunlarıyla bu sevdayı konuşsun..hocalarımız talebelerine bu sevdayı anlatsın..
Yaklaşın yamacıma bir mevzudan bahsetmek dilerim: Burada her şuurlu kardeşimin bir cemaati veya sempatisi olduğu hocaları var. Bir ipe sarılmış olmak ne güzel bir durum olmakla birlikte burada bir sıkıntılı mesele de var. Bence meselenin adı: "Cemaatini dininin önüne geçirmektir." Şunu anlıyorum ve bende bu kısmına dahilim üstelik. Kişi
Sevres vesikasını imzaladığı için Damat Ferit’le Sevres’cilik kafamızda çağrışım yapar. Gerçekte ise, bu vesika onun eseri değildi. Onun kaçık kafasında yaşattığı proje, Arabistan da dahil, Osmanlı imparatorluğunun bütün Müslüman kavimlerini içine alan, İngiliz İmparatorluğunun himayesi ve yönetimi altında bir devlet hayali idi. Bu projenin kaynağı, «İngilizleri Sevenler Cemiyeti» denen, başında Sait Molla, Mustafa Sabri gibi Müslüman hocaları ile bir İngiliz rahibinin bulunduğu bir cemiyetti. Bunlar, bir Türk devleti değil, İngiltere’ye bağlı bir Halife devleti istiyorlardı.
Çevirmenin önsözü.
Şahsiyetimizi inşa eden usta, biziz. Mimarlar başka insanlardır: Öğretmenler, akıl hocaları, entelektüeller, peygamberler, filozoflar, sanatçılar... bize tesir eden kişiler.
Sayfa 7 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 931 ile 940 arasındakiler gösteriliyor.