Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bilirsin ya, sevgili Rufin, gündüz güneşinin yakıp kavuran ışıkları kadar bu dünyada korkup çekindiğim başka bir şey yoktur; çünkü vücut direncimi tüketir, üstelik aklımı öylesine gevşetip yavaşlatır ki içimden geçen bütün düşünceler karmakarışık bir tablo halinde bir araya gelir ve ben zihnimi belirgin bir düzene sokmak için boşuna çabalarım.
Sayfa 26 - Ptolomäus PhiladelphusKitabı okudu
48 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Selamm. Pazar günü kahve eşliğinde bir oturuşta okunacak bir kitap okumak isterken elim Kum Adam'a gitti. Evet bir oturuşta okudum ama etkisi o kadar kısa sürmedi. Yazarı ilk kez okuyorum. Lacivert klasiklerde bazı kitaplar çok iyi ve bu listeye Kum Adam da net girer. Yazarın anlatım tarzını, gerçeklerle hayalleri ustalıkla harmanlamasını sevdim. 48 sayfalık bir kitabı dolu dolu hissettirebilmiş okuruna. Kitapta, çocukken uyku saati geldiğinde annesi tarafından "Kum Adam geliyor, haydi uykuya" diyerek o travmaya maruz bırakılan Nathanael'in hikâyesini okuyoruz. Büyüdükçe korkuları da büyüyen, gerçekle sanrıyı ayıramayan Nathanael bu zorluğu çevresindeki insanlara da yaşatır. Yakın arkadaşı Lothar ve onun kız kardeşi, aşkı Clara bile onu bu psikolojiden kurtaramaz... Kitabın sonu çarpıcı bir şekilde biterken deli olarak etiketlenen Nathanael'e çok üzüldüm. Çocuk deyip geçmemek gerekiyor ve çocuklar üzerinde ailelerin etkisi ne kadar önemli bu kitapla anlıyoruz. Merak edenlere şimdiden keyifli okumalar.
Kum Adam
Kum AdamE. T. A. Hoffmann · Can Yayınları · 20211,128 okunma
Reklam
Sözcükler - sözcükler nedir ki? -Muhteşem gözlerindeki bakış, bu dünyadaki her dilden daha fazlasını söylüyor.
Sayfa 41 - Can YayınlarıKitabı okudu
Beni anlayan yalnızca sensin, yalnızca ve yalnızca sensin.
Sayfa 41 - Can YayınlarıKitabı okudu
Uyum içinde bir araya gelmiş olanı ancak şair ruhlu biri fark eder!
Sayfa 40 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ah, beni hiçbir zaman sevmedi; çünkü beni anlamıyor...
Sayfa 30 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kalbini, aklını ve düşüncelerini , oradaki diğer her şeyi bastırıp tamamen kaplayan bir şeyi hiç yaşadın mı?
Sayfa 22 - Can YayınlarıKitabı okudu
Senden ayrılmak, seni bir daha hiç görmemek; bu düşünce kor halinde bir hançer gibi göğsüme saplandı.
Sayfa 17 - Can YayınlarıKitabı okudu
İnsanı anlamak mümkün mü ki!
Ama siz, Pepusch, size bu kadar iyi niyetli davrandığım halde, şimdi açıkça görüyorum ki, siz benim en acımasız en kötü düşmanımmışsınız.
Feldmareşal Paul Von Hındenburg
Oldukça sıradan bir kariyerin ardından 1911'de Alman ordusundan emekli olan General Hindenburg, Rusya'nın Doğu Prusya'yı istila ettiği büyük ulusal ihtiyaç anında yeniden göreve çağrıldı. Kurmay başkanı Ludendorffla birlikte doğudaki Rus ilerleyişini durdurmak üzere Alman Sekizinci Ordusu'nun başına getirilen yaşlı general, selefi olan General Max Hoffmann'ın tertiplediği planı kullanarak Tannenberg Muharebesi'nde büyük bir zafer kazandı. Rusları Alman topraklarından çıkardiği bu galibiyet onu ülkenin ilgi odağı yaptı. Kasım 1914'te feldmareşalliğe terfi etti ve Doğu Cephesi'nde sevk ve idareyi eline aldı. 1915'te Ruslara karşı birkaç taktik zafer daha kazanarak itibarını pekiştirdiği gibi Verdun'daki 1916 tarihli kanlı bozgunun ardından Erich von Falkenhayn'ın yerine genelkurmay başkanı oldu.
Reklam
Aydınlık sabahla birlikte, karanlıkla başlayan şey gün ışığına çıkmış.
Sayfa 37 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Arsız edepsizliğin, ahlaksız alaycılığın bu kadar ileri gidebilmesi mümkün mü?
Sayfa 20 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Bir gün gelip de göklerin ebedi kudreti günahkarları dünyadayken cezalandırmaya karar verirse, o gün hangi ahlaksızın aşağılık hilesi varlığını sürdürebilir!
Sayfa 10 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Zaman ve saatle değişir mi ki kader, ölümcül yıldırım gibi mahvederek çarparsa? Birini derhal kurtarmak mümkünken, yardımı ertelemek olur mu?
Sayfa 5 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Eskiden bir genç, Hoffmann ya da George Sand'ın, örneğin Venedik üzerine öykülerini okuduktan sonra, Venedik'e kaçmayı düşünmesine rağmen, niyetini yine de gerçekleştiremez, sırrını bir arkadaşına açardı; günümüz gençleriyse kafasına koyuyor ve hemen hayata geçiriyor. Geçmiş dönemin gençlerini bağlayan, anne babalarına, belli inançlara ve ilkelere duydukları bir sorumluluk duygusuydu. Zamanımızda bu bağlar ve duygular biraz zayıflamıştır.
Sayfa 629 - Yapı Kredi Yayınları
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.