Çok olmuştu bu kitabı okuyalı. Farkettim ki bu derece beni büyüleyen kitabı sadece okudum listesine kimsesizmiş gibi eklemek olmazdı. Vicdanen rahatsız etti beni. Dostoyevski vicdanı öğretmişti zaten bana. İlk satırından son satırına kadar aralıksız okudum desem yalan olmaz. İlk defa bir kitabı bu kadar uzun uzun okudum. Elime alıp saatlerce bırakamadım. Bütün sahneler beynimin içinde yer etti. Unutamıyorum. Hissettiklerim çok çok başkaydı. Hele kitabın sonunda öyle bir sahne vardı ki durdum yutkundum, bekledim. Dur yapma dedim. Yapması lazımdı yaptı. İlk önce kendimi buldum sonra kendimden utandımm. Bu kitabı okumak için neden bu kadar geciktim anlamıyorum. İyi ki seni tanımışım Rodion Romanovich Raskalnikov. Siz bana çok şey öğrettiniz. İç çatışmalarımı her zaman sustururdum. Susmayacağım artık. Başkasına yapılan suç daima çekilir. Di mi Raskalnikov? Ben senden bunu öğrendim, inandım. En önemlisi haksızlıklara karşı daima ayakta durmalıyız. Yılmadan, yıkılmadan. İyi ki seni tanıdım Raskalnikov. Ne kadar yazsam, anlatsam az. Duygularımı anlatmakta güçlük cekiyorum, kelimelerim kifayetsiz kalıyor. İnsanın zihni neyle meşgulse rüyasında onu görür. Hele içiniz rahat olmadı mı, gerçeğe ne kadar da uyar rüyalarımız!
Kendinizi bu romanda bulduğunuz zaman hayatı sorgulamanın zamanıdır demek.