Her zamanki gibi yine pozitif canım benim ^^
Arthur Schopenhauer’a göre hiç de göremezsiniz (Mutluluğu). Laozi’nin yaklaşımı ona göre naif iyimserliktir; tersine o size gerçek bir tatmine asla kavuşamayacağınızı söyleyecektir. Ona göre hayat süreğen bir dizi hayal kırıklığı ve hüsrandan ibarettir...
Sayfa 52 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Hüsran üzerine
Hüsrana katlanamıyorsanız, tatmine ulaşmak için başkalarına bağımlı olmaya ve başkalarının katılımına katlanamıyorsanız, kendinizi zaten her şeye sahip ve her şeyi bilir konumda görmeniz gerekir (bu durumun teolojik biçimi, Tanrı’nın yarattığı canlılara ihtiyaç duyup duymadığı ve duyuyorsa böyle bir ihtiyaç içindeyken nasıl Tanrı olunabileceği sorunsalıdır). Birey kendi sınırları içinde hüsrana alimi mutlaklıkla, alimi mutlaklık yanılsamasıyla çare bulur (bir yerlerde hüsrandan muaf bir figür olmalıdır ve bu figür de Tanrı’dır; hüsran duyması gerekmeyen biri olduğunu hayal etme ihtiyacı duyarız).
Reklam
Ruh, maddi nesnelerle fazlaca ilişki kurmaktan dolayı kabalaşırsa ve hazzı yanlışlıkla bedende konumlandırırsa, hüsrandan başka bir şey elde edemez; beden, güzelliğin sunduğu vaadi yerine getiremez. Ama eğer ki ruh, güzelliğin zihinde uyandırdığı o hayal ve çağrışımların ima ettiği şeyi kabul ederek bedenin ötesine geçer ve karakterin emarelerine hayranlık duymaya başlarsa ve aşıklar birbirlerinin sözlerini ve davranışlarını temaşa ederlerse, o zaman Güzelliğin gerçek sarayına buyur edilirler ve o güzelliğe duydukları sevgi günden güne alevlenir.
Sayfa 153Kitabı okudu
Ciddiyetleri, basit şakaları, ge­lip geçici yalanları, hayal kırıklıkları ve aynı zamanda hayalleri, gelecek beklentileri ve küçük hüsranları, saflıkları, anlayışsızlık­ları, öylesine mantıklı soruları ve hatta ara sıra kötü fikirleri, hepsi üzüntü verir sana.
Hem bu yüzden ayrılıkların acısı da dayanılmaz boyutlar alıyor. Çünkü bilinçaltı diğer yarısını kaybettiği inancıyla yaşadığı hayal kırıklığını ikiye, üçe katlayarak ıstırap deneyimini büyütüyor. “Biz bir elmanın iki yarısıyız” inancıyla ilişkiye sarılan kişiler, ayrılıklarda hüsrandan ziyade eksilme duygusu yaşıyorlar. Doğal olarak ilişki içinde de kaçınılma şekilde şiddetli bir kaybetme korkusuna maruz kalıyorlar.
Zikir Aynı Kelimeleri Tekrarlamak mıdır?
Evet Müslüman için yapacağı işi ve içinde bulunduğu şart ve durumu unutmamak üzere Allah'ı dili ile zikredip söylemesi caizdir. Ama kendine temel farz olan zikir, çalışma ve kazanma anında Allah'ı hatırlayıp ikram emesi, sıkıntı anında onu hatırlayıp pörsümemesi ve gevşememesidir. Bu durumlarda Allah'ı unutan kişi Rab hazretlerinin
Sayfa 211-212
Reklam
54 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.