Çoğu geceler, salonda başımı dizlerine yaslar, heves ve heyecanla anlattığı hikayeleri dinlerdim. Ne anlattığının önemi yoktu; yanında olup, sesinde huzur bulmak benim için kafiydi.
Girdigimiz yolun büyüklüğünü ve kıymetini en çok bu günlerde anladık. Bizi görenler şaşırıyorlar, bu bir mucizedir, diyorlar. Allah iste bize böylesine bir huzur ihsan etti. Bizim için bu bir imtihandır, insaAllah muvaffak oluruz.
Güzelliğin itici geleceğini söyleseler inanması kabil değildi. Şimdi sadece inanmıyor, bizzat yaşıyordu. Daha evliliğin en başında, karısından çeyrek asırlık bıkmıştı. Kendisine huzur verecek dünyanın en çirkin kadınına razıydı.
Soğuğun da etkisiyle cenazede birbiriyle iyice yakınlaşan aile
kalabalığı, törenden sonra birbirinden hiç ayrılmak istemiyordu, ama
ben onlardan kaçtım, taksiyle Merhamet Apartmanı'na gittim. Dairenin
kokusu bile bana huzur veren havasını içime çekerken, teselli gücünün
en yüksek olduğunu tecrübeyle bildiğim eşyalar arasından Füsunun
kurşun kalemini ve o kaybolduktan sonra hiç yıkamadığım çay
fincanım yanıma alıp yatağımıza uzandım. Bu eşyalara dokunmak,
onları tenimin üzerinde gezdirmek kısa sürede acımı azalttı, beni
rahatlattı.