Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eğer Filistin'de Yahudi ile sıcak savaş yapmıyorsak Yahudi'nin saldırdığı noktaları burada canlandırarak Yahudi ile gerçek savaşı verebiliriz. Gündem oluşturma, miting yapma, slogan atma, twit atma, dua etme iyidir, güzeldir, gereklidir. Ama asıl savaş Yahudi'nin savaştığı değerlerimizi diriltmekle olur. Mesela Yahudi ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'ya saldırıyor. O zaman herkes kıblesine sahip çıkacak. Namaz kılmıyorsa namaza başlayacak. Namaz kılıyorsa yanına kuşluk, evvabin, teheccüd ekleyecek. Madem Yahudi kıbleme saldırıyor, ben de kıblemi kontrol edeceğim. Kıblem Kudüs mü yoksa Hollywood mu diye bakacağım. Yahudi iki haftada iki bin çocuk mu öldürdü. O zaman benim görev yerim iki bin çocuğa Kudüs aşısı yapıp onlan Kudüs aşığı yapmaktır. Eğer onlar çocuk öldürüyorsa Ümmetin kadınları da daha fazla çocuk doğurma seferberliği yapmalıdır. Nereye saldırıyor Yahudi? Kadınlarımızı öldürüyor. O zaman kadınlarımıza iyi davranacağız, onları yetiştireceğiz, her doğurduğunu Kudüs'e adayacak kıvama getireceğiz. İzzetimize mi saldırıyor Yahudi? O zaman izzeti kuşanacağız. Dinimizden utanmayacağız. Cihad ediyoruz demekten geri durmayacağız. Öldürdüğümüz Yahudiler için özür dilemeyeceğiz. Artan kinimizden utanmayacağız. Yahudi nereye saldırıyorsa orası bizim görev alanımızdır. Yahudiyle en iyi savaşan İşini en iyi yapandır. Yahudiyle en iyi savaşan onların saldırdığı, kuruttuğu yerlerde tekrar çiçek açtırandır. (Alıntı)
Namaz, Allah ile arandaki bağdır kardeşim.. Sakın bu bağı koparma..
Söyle bana ne için Namaz kılmıyorsun? Özrün nedir? Yoksa özrün Namazı düşüreceğini mi sanıyorsun? Hayır, Wallahi hayır. (Cenaze) namazın kılınmadan Namaz kıl kardeşim.. Yoksa pişman olursun, o günde pişmanlığın da faydası dokunmaz sana.. Cehennem'de "sakar" diye bir vadi var, Kuran'da şöyle bahsedilmektedir: "𝗦𝗶𝘇𝗶 𝗦𝗮𝗸𝗮𝗿'𝗮/𝗰𝗲𝗵𝗲𝗻𝗻𝗲𝗺𝗲 𝗻𝗲 𝘀ü𝗿ü𝗸𝗹𝗲𝗱𝗶?" (𝗗𝗲𝗿𝗹𝗲𝗿.) [Müddessir Suresi 42. Ayet] Sakar ehlinin İlk cevapları şöyle olmuştur: "𝗗𝗲𝗿𝗹𝗲𝗿 𝗸𝗶: "𝗕𝗶𝘇 𝗡𝗮𝗺𝗮𝘇 𝗸ı𝗹𝗮𝗻𝗹𝗮𝗿𝗱𝗮𝗻 𝗱𝗲ğ𝗶𝗹𝗱𝗶𝗸." [Müddessir Suresi 43. Ayet] Namaz kılmayan bir insan nasıl yaşıyor merak ediyorum! Namaz hayattır, namaz, Allah ile arandaki bağdır. Bu bağı koparma kardeşim. Yoksa hüsrana uğrayan ancak sen olursun, Allah'da sana muhtaç değildir.. Namaz, Namaz, Namaz...
Reklam
ABDEST VE GUSÜL (BOY ABDESTİ)
Namazın şartlarının birincisi, hadesten tahârettir: Hades, cünüb veya abdestsiz olmak demektir. Hadesten tahâret; gusül lâzım olduysa gusül abdesti, abdest lâzım olduysa abdest almaktır. Su bulunmayan yahut kullanılması mümkün olmayan yerde de teyemmüm etmektir. Abdestin farzları dörttür: Yüzünü yıkamak, ellerini dirsekleri ile beraber yıkamak,
hiç söylenmemiş sözler söylemeliyim el değmemiş,duru sözler sevdiğim için sevdiğim! şehir giysilerini kıskanır ve bu yüzden bürünür geceyi güneş gözlerinden beslenir ve saçlarını kollar görmek için. sensizken şehrim, boş meydanlarında yürüdüm kalın puntolarla iri laflar ettim öfkemi saldım iri dişli postallar üzerine. sevdiğim! Vera.. hangi çocuğu
Peygamber efendimizin namaz kıldırdığı cami .Ahi Çelebi camii
Çelebi'nin anlatımına göre, rüyasında yanına birinin geldiğini ve kendisinin Sa'd bin Ebi Vakkas olduğunu söylediğini aktararak, bu kişinin Evliya Çelebi'ye 'Birazdan buraya bütün peygamberlerin ruhları, bütün sahabe, bütün alimlerin ruhları gelecek en sonunda Peygamber Efendimiz, torunları Hazreti Hasan, Hazreti Hüseyin,
Gazze izlenimlerim
2012 yılı idi. Mısır dan Gazzeye Tünellerden giriş yapmıştık. İlk şehir Refah..Girişten hemen sonra sokaklar çöp yığını. Temizlik araçları yok. Altyapı yok. Sağda zeytin ağaçları Çilek bahçeleri Limon bahçeleri
Reklam
Namaz , amel imtihanımızın ilk sorusudur ve ahirette cevabına ilk bakılacak soruda bu namaz sorusudur
Bir kere, Türkçe’ye girmiş dini terimler, Arapça değil, Farsçadır. Çünkü, biz İslâmiyet’i Araplardan değil, İranlılardan öğrendik. Örnek: peygamber, örnek: namaz. Farsça’dır, Arapça değil. İkincisi, ‘öz’ denilen Türkçe’de kelimeler, türetilmiş değil, üretilmiştir. Daha da kötüsü, Batı dillerinden alınmadır, yani bağımsızlık söz konusu değildir. Bir boyunduruk başkası ile değiştirilmiştir. Mesele ondan ibarettir. Örnek: Arapça kökenli ‘usul’ kelimesinin yerine geçen ‘yöntem’ kelimesinin ‘yön’ hecesi, Türkçe; ‘tem’ hecesi, Fransızca ‘systeme’ kelimesinin ‘tem’idir. Türkçe’de böyle bir sonek yoktur. Aynı şey, ‘kıyası mukassem’ ya da ‘dilemme’in karşılığı olarak sunulan ‘ikilem’ kelimesi için de geçerlidir: ilk hece Türkçe, İkincisi Fransızca. ‘Mektep’ kelimesinin yerini alan ‘okul’ kelimesi, Fransızca ‘ecole’ün bozulmuşudur. ‘Üstüvane’ yerine kullandığımız ‘silindir’ Batı dillerinin ‘cylinder’idir. ‘Umumi’ kelimesinin yerini alan ‘genel’, İngilizcedir. ‘Sekizgen’in ‘gen’i ‘octagon’un ‘gon’udur. Bunun böyle olması da doğaldır, çünkü şu kadar yıllık hayatında TDK’da bir tek filolog, dilbilimci çalışmadığı gibi, bir tek Türkolog da yoktur. Neticeyi kelam, TDK, yarattığı kavram kargaşası ile Türk fikir hayatını tarumar etmekten başka bir işe yaramamıştır.” “O sizin yorumunuz!” dedi Pendikli avukat, pişkin. “Ne yorumu?” diye patladı Günay, “Hangisi? Peygamber kelimesinin Arapça değil, Farsça olduğu mu, yorum? Silindir kelimesinin ‘cylinder’ olduğu mu? Yapmayın, Allah aşkınıza! Buna yorum değil, bilgi derler!” Alev Alatlı
Namaz kılınmasından kim rahatsız oluyormuş ?
Fatih’in Ayasofya’da kıldığı ilk namaz Hıristiyanlar için unutulmaz büyük bir acı oldu. Hristiyan tarihçiler bu anı “büyük felaket” olarak görüp ağıtlar yakarak anlattılar.
Namaz Hayattır
🟢 "İstediğiniz kadar araştırın. Hayatınızda seccadeye yer vermediğiniz sürece hakiki mutluluğu bulamayacaksınız." 20 Haziran 2018 | Abdülmetin Balkanlıoğlu
Reklam
HAŞHAŞİLERİN ASLI
İşte bilinmeyenleriyle Haşhaşi örgütü: Haşhaşîler denildiğinde, akla Hasan Sabbah, onun meşhur Alamut Kalesi, bir de uyuşturduğu fedaîlerini sahte cennete sokup, kadınlarla her türlü zevki yaşattıktan sonra çıkarıp, onlara o cennete tekrar kavuşmaları için görev vermesi, fedaîlerin de “gerçek zannettiği” bu “sahte cennete” tekrar kavuşabilmek için
MUS’AB BİN UMEYR’İN (R.A.) İSLÂM’A HİZMETLERİ
İslâm dini, Arabistan’ın her tarafında ve husûsiyle de Medîne-i Münevvere’de pek süratle yayılmakta idi. Evs ve Hazrec kabileleri Ashâb-ı Kirâm’dan birinin Medîne’ye gönderilmesini talep ettiler. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, onlara, Kur’ân-ı Kerîm’i ve İslâm âdâbını öğretmek üzere Mus‘ab bin Umeyr’i (r.a.) gönderdi. Hz. Mus‘ab (r.a.),
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.