Dostoyevski'nin eşsiz üslubu sayesinde olayları karakterlerin gözlerinden gördüğünüz; tutkuyu, aşkı, çaresizliği, kibri, hırsı ve öfkeyi aynı anda içinizde deneyimlediğiniz tek solukta okunası mükemmel bir şaheser.
Dostoyevski karakterlerin dünyasını öyle büyük bir ustalıkla ve doğallıkla tasvir etmiştir ki anlatılanlar bize hiç de uzak gelmez. Hepimizin içinde zaman zaman yer eden hatta bizi ele geçiren hastalıklı hislerin kontrolünü yitirdiğimizde olabilecek her şey en saf anlatımıyla bu kitapta mevcuttur.
İmkânsız bir aşkın ele geçirdiği güçlü karakterli bir adam, bu aşka karşı koyamadıkça tüm benliğini ele geçiren içsel çelişkiler, her şeyin farkında olmak ama yine de kendini nehrin sert akıntısına bırakmak... Fakat sonradan daha başka bir tutkuyla tanışır bu güçlü karakterli adam; kumar. Tüm iradesini kazanma hırsına teslim ederken aşkından da uzaklaşır; uğrunda canını vermeye hazır olduğunu defalarca haykırdığı aşkından. Güçlü bir karakterin ve güçlü bir aşkın, hastalıklı bir tutku olan kumar ve son derece tehlikeli bir his olan kazanma hırsı karşısında yerle bir oluşunu anlatır bize Dostoyevski.