Kesinlikle...
Yol filmi,benim kanımca dünyada en zor koşullar altında çekilmiş, üstelik tüm zorlukların ve özverilerin sonucu ortaya çok güzel bir yapımın çıktığı sayılı filmlerden biridir.
Altı yaşındaki çocukların da girebildiği filmlerden hoşlanmamın nedeni, zina ve boşanma gibi yetişkin bayağılıklarının onlarda olmamasıdır. Zina ve boşanma filmlerinde hep birinin mutluluğu ön plana çıkarılır. “Sevgilim, mutlu et beni” veya “Mutluluğuma engel mi olmak istiyorsun?” gibi laflar edilir. Bir, belki de iki-üç saniye süren mutluluktan bir şey anlamam ben.
Sayfa 98 - Can Yayınları
Hep ağladığım için, hiç vazgeçmedim filmlerden. Çünkü onlara ağlamasam kendime ağlayacağım. Film ve kitaplar beni benden gizliyor.
Sayfa 56Kitabı okudu
“Yanında oturan adam ne zaman sarılmıştı beline, öbür eli ne zamandır bacaklarının arasındaydı, ne zaman geçmişlerdi kuytudaki genişçe koltuğa? Ayakkabıları mı sıkmıştı ayağını, canı neden yanıyordu? Direnecek gücü yoktu artık. Gözlerini yumdu. Bir hamamın kapısından içeri daldı koşar adım. Yalınayak yürüyordu, apak mermerlerin üstünde. Giysilerini çıkarırken bir bir, günahlarını soyunuyordu. Büyük kurnanın başına oturdu. Kurnaya şakıyarak akan kaynar suyu, tas tas döktü belleğinde birikmiş sancılı duyguların üstüne..... Kırmızı rujlu dudaklarına, sabunu sürttü, sürttü… Bedenindeki ellerden, dudaklardan, dillerden arındı. Bebek pembesi yanakları gözyaşlarıyla yıkandı…
