Din sana eskilerin söylediklerinin masal mı yoksa hakikat mi olduğunu söylemez. Masal ile hakikati ayırt edecek akla ve şuura sahip olduğunu bilmeni söyler.
Bütün bunlardan müzmin ve kalıcı bir fikir edindim, bencillik kadar korkulacak bir şey yoktur. İnsanı onun kadar acımasızca inciten bir şey yoktur, onunla temasa zorlananlar kadar yara alan yoktur.
Siyer-i enbiyanın kaynaklarına gelince bunların başlıcası Kur’an-ı Kerim ile Hadis-i şerif kitaplarıdır. Bunlar iki kutsî kaynaktır. En doğru malumat ancak bu iki hakikat kaynağından alınır. Gerçi her ne kadar bir kısım peygamberlere dair Tevrat’ta, İncil’de ve diğer eski din kitaplarında bazı malumat var ise, de bu kitaplar, asıllarını kaybetmiş, bir çok değişikliklere uğramış olduklarından kendilerine asla itimat edilemez.
Tarih kitaplarına gelince, bunların bildirdikleri şeylerin birçoğu da birer sağlam vesikaya dayanmadığından kabule layık görülemez. Zaten asrı saadetten, yani Peygamber Efendimiz’in mübarek zamanlarından evvelki çağlara “Kurunu ûla = ilk çağlar” denir ki bu çağlara ait olan tarihî bilgiler pek noksandır. Bunun içindir ki, birçok peygamberlerin hayatları bizce malum değildir.