Olanakları zorlayıcılık olmayacaksa var olmanın anlamı ne?,,, İnsanı güzelleştiren, insan yapan ütopyasıdır. Gerisi DNA kirliliği, söz gürültüsünden ibarettir. Yenileceğinden mi korkuyorsun? Büyük bir ihtimalle yenileceksin bu doğru, ama daha çok insanlaşacaksın. Bütün bedeninle içinde olduğun foseptik çukurundan hiç olmazsa kafanı çıkarmış olacaksın. Çukurdan kurtulma çabası yolunda bir yenilgi, bokun içindeki durağan kazançtan yeğdir. İlkinde bir insanlaşma olanağı vardır, ikincisi sensin. Buna değip değmeyeceğini sen karar vereceksin.
Sayfa 64Kitabı okudu
İnsanı güzelleştiren, insan yapan ütopyasıdır. Gerisi DNA kirliliği, söz gürültüsünden ibarettir. Yenileceğinden mi korkuyorsun? Büyük bir ihtimalle yenileceksin, bu doğru, ama daha çok insanlaşacaksın. Bütün bedeninle içinde olduğun foseptik çukurundan hiç olmazsa kafanı çıkarmış olacaksın. Çukurdan kurtulma çabası yolunda bir yenilgi, bokun içindeki durağan bir kazançtan yeğdir.
Sayfa 64 - Hayal YayınlarıKitabı okudu
Aşık İhsani
Demem şu ki sevdiğim, ortaçağdan bu yana bana öyle bir ters geldi ki,1971 Mart,Nisan,Mayıs ve sonrası….Yıkılası mahpushaneler tıklım tıklım evde, yolda,işte, sokakta, on on, yüz yüz, bin bin adam toplanmakta. Anlayacağın ne kadar ben çağımdan ve üzerinde büyüyüp suyunu içtiğim toprağımdan yanayım diyen aklı işleyen, genç, yazar,
Hayırlı sabahlar...
Ayağı kayıp çamurlar içinde yuvarlanan ve bundan zevk alan bir akıl sahibi gördünüz mü?
Nasıl olsa kirlendik diye bütün nahoş şeyleri üstüne boca edeni.
Herkes kirli diye temizlenmek istemeyeni.
Peki en güzel çöplük benim çöplüğüm diyeni anlar mısınız?
Gül bahçelerinden geçerken foseptik çukurlarında gözü kalan insana ne demeli.
Ya en güzel ve en temiz meyveler dururken çürüklerine talip olana.
Muhteşem güzellikleri ile herkesi cezb eden, kendine hayran bırakan, her türlü istek ve arzuların yerine getirildiği bir şehre giderken dağ başında merkebine aşık olmaya.
Ne demeli...
İşte günah çamurunda, isyan çukurunda olup bunda ısrar eden, hakikata gözünü kapatan, kar eden bir müesseseyi terk edip hep zarar eden işler peşinde koşana benzer ki dünyası da ahireti de mahvolmuştur.
denizlerin anısına : MEKTUP AŞIK İHSANİ
Demem şu ki sevdiğim, ortaçağdan bu yana bana öyle bir ters geldi ki,1971 Mart,Nisan,Mayıs ve sonrası….Yıkılası mahpushaneler tıklım tıklım evde, yolda,işte, sokakta, on on, yüz yüz, bin bin adam toplanmakta. Anlayacağın ne kadar ben çağımdan ve üzerinde büyüyüp suyunu içtiğim toprağımdan