Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hayat bazen acımasızca gele bilir.Dost bildiklerin sen arkanı dönerken onlara,sırtını sıvazladığını sandığın anda,sırtından vura bilir...Ve insanlar hiç bir zaman anlamaz,dost anlayışı vardır. Gerçekteyse dost dediğin yalnızca sana ihtiyaç duyduğu an yanında olan, sen sorularda kayb olduğun anda ise ortadan kayb olan kişidir... Kimse dost değildir.Çünki kimse seni istediğin gibi anlayamaz, buna gerek duymaz belkide.Kimse senin verdiğin değerin aynısını sana iade etmez...Sen 50 q güven verirsin o 20 q,sen 30 q sevgi katarsın o 10 q ....Hayat böyledir işte.Dedim ya bazen hayat çok acımasızdır...
“Yazarlık onuru acımasızdır, saygısızlığı kolay kolay unutmaz, bağışlamaz.” (“Bütün Öyküler 3 / Anton Çehov” s.221 ‘İyi İnsanlar’)
Reklam
Hayatta kimseye değerinden fazla değer verme. Çünkü hayat acımasızdır, insanlar ikiyüzlü.
Insanlar
Kitabım elimde sabır tespihi çeken insanlar gibi aynı cümlede takılı kalmış tekrar edip duruyorum. Bir türlü odaklanamıyorum, olduğum yerde çakılı kalmak sevgiliye bir an önce kavuşamamak gibi canımı yakıyor. Düşünceler bir sarmal oluşturuyor beynimin içinde, dönüp duruyorlar bir girdap gibi. Nejat İşler geliyor aklıma, “Hayatımdan çıkan insanlara teşekkür edesim geliyor” demişti. Ben bu kadar kolay kararlar veremiyorum, yufka yüreğim her defasında düşüncelerin oluşturduğu sayısız çentiklerden dolayı yaralı. Beni huzura götüren kitapların içine bile gömülemiyorum, gömülmek yerine aynı cümlenin üzerine yığılıp kalıyorum. Ofisimde tahtada yazılı olan “insanlar acımasızdır” sözü, üst bir ses tarafından sürekli beynime çakılan bir çığlık gibi kulaklarımın çınlamasına sebep oluyor. Samimiyetsizlik ilkesini ya da ilkesizliğini damarlarındaki kan kadar normal kabul edenler tarafından, hayallerimle birlikte hayatın içinde eriyip gidiyorum. Her defasında son derece insani hayallerime, özünde insan olmanın… ihtiyar
Nermin abladan önce
Bir gece hangi gece olduğunu eskiler bilir, yeniler de biraz araştırınca öğreneceklerdir. Hayatımın dönüm noktasıdır belki de. Çoğu insan için karanlık bir sayfadır. Uyanışın belki de tetiklendiği andır. Evimdeyim. Küçük bir site, Kırıkkale’de silah fabrikasında çalışanlar yazlık olarak yaptırmışlar. Kasabanın tepesinde diyebilirim, sitenin arka
Reklam
Seni çok ama çok iyi anlıyorum. Şu an sakın bir kitap ile konuştuğunu düşünme, ben senin iç sesinim. Okuduğun her satırda kendini göreceksin. Hadi sıcacık bir kahve al ve gel bana... Şu genç yaşına rağmen, fazlasıyla ağır şeyler yaşadığını düşünüyorsun. Ve hatta bu kadarı fazla diye sitem ettiğin anlar da oluyor. Bazen taşıyamayacağın bir yükün
Kişisel ilişkilerin ve bağların zayıfladığı, insanların nefret ve sinirle yol aldığı, birbirine karşı tamamen acımasız oldugu bir çağda, insanlar bu duygularını ve egolarını sadece bir kesimden tatmin edebilir; ona değer verenlerden ve sevdiklerinden... İnsan, sevdiklerine ve ona değer verenlere karşı çok acımasızdır. M. Amca
Gecenin payına düşen...
*** Hikâyesi olan şarkılar ne güzel, hikâyesi olan insanlar gibi... youtu.be/AXhTWjUy3lg (Dk 1:05'ten sonra başlıyor şarkı) *** Renaud Séchan, sıradan bir Fransız sanatçı değildir. Onu Fransa’da meşhur eden şarkılarında, banliyö argosunu kullanarak, mizahlı bir biçimle sıradan insanların, sıradan hayatını anlatmasıdır. Yıl 1980,
146 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.