848 syf.
10/10 puan verdi
Turgut Özakman'ın Atatürk dönemini anlattığı son kitabı... Kurtuluş Savaşından sonraki dönemi anlattığı Cumhuriyet Türk Mucizesi kitapları her açıdan çok değerli yapıt olarak okurlarına önemli bilgiler ve belgeler sunuyor. Cumhuriyet Sonrası (1923-1938) dönemi kapsayan bu kitap, Atatürk'ü ve inkılaplarını anlamaya ve kavramaya çok yardımcı olacağı kanısındayım. Turgut Özakman'ın kitaplarıyla, Atatürk'ü ve Onun dönemini anlatmak ve kavratmak adına çok emek sarfettiğini fark edebiliyorsunuz. Atatürk hakkında yüzlerce kitap yazıldığını biliyoruz. Elbette çok değerli olanlar gibi yanlış bilgi içerenler de bulunuyor. Bu sebeple Atatürk'ü okurken ve konuşurken belgeli ve güvenilir olmasına dikkat edilmesi gerektiğini birkez daha anlıyoruz. Çünkü Rahmetli Turgut Özakman bu konu da bize yön veriyor kitabında. Turgut Özakman, biz Türk Gençlerine iyi, doğrucu ve dürüst bir yazar olmanın aynı şekilde okur olmakla olduğunu da gösteriyor bu şekilde. Turgut Özakman gibi değerli insanlar aramızdan birer birer ayrılırken biz kalanlar Onların yolunda Türkiye Cumhuriyeti'ne layık birer birey olmak adına çok çalışmamız gerektiğini bilerek daha çok çalışmalıyız.
Cumhuriyet - Türk Mucizesi İkinci Kitap
Cumhuriyet - Türk Mucizesi İkinci KitapTurgut Özakman · Bilgi Yayınevi · 20201,247 okunma
256 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Öncelikle kitabın farklı bilim adamlarının makalelerinden oluşması kitabın okuyucuya farklı bakış açıları kazandırmasında yardımcı olmuş. Kitabın sayfa sayısı tatmin edici, ne çok uzun ne çok kısa. Zaten 6 farklı makale olması kitaptan belli bir süre sonra kopmayı önlemiş. Kitabın en beğendiğim özelliği yazarlarının tutunmuş olduğu objektiflik
Allah Felsefe ve Bilim
Allah Felsefe ve BilimCaner Taslaman · İstanbul Yayınevi · 2013400 okunma
Reklam
275 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ne kadar güzel gelenekler. Ağıtlar’ı okurken duygulanmamak ve gözyaşlarını tutabilmek biraz zor. Ağıtlar bana toplum olarak yaşamanın, acına başkalarını da ortak etmenin bence çok gerekli hatta günümüzde de sürdürülebilse dedirten bir gelenek olduğunu gösterdi. İnsanlar büyük acılar yaşarken etrafında acısını paylaşan, yaşayan insanlar görmesi ilginç bir şekilde yüreğinde ki yangını hafifletiyor. Çağdaş toplum da nerede ise herkesin bir psikoloğu var artık. Bu gelenekler devam ettirilebilseydi, insanlar kendilerini yalnızlaştırmasalardı, psikopatlaşma ve ruhsal bunalım vakaları bu kadar üst seviyede çoğalmaya bilirdi. Ağıtlar’ı okurken yüz yıl yüz elli yıl önce yaşanmış acıları yüreğinin ta derinliklerinde yaşıyorsun hiç tanımadığın insanlara kolayca gözyaşı dökebiliyorsun. Yaşar Kemal yitmekte olan bir geleneğin kalıntılarını araştırıp bulmuş ve belgelemiş. Bundan yüzyıllar sonra bu kitabı okuyan bizden sonraki kuşaklar kim bilir ne kadar yadırgayacak bu geleneği, hatta günümüzde bile aaa ölünün başında türkümü söylenir diye yadırgayanların azımsanmayacak sayıda olduğu da kesin. Yüreğine, emeğine sağlık büyük usta çünkü gerçekten büyük bir emek bu kadar ağıtın derlenmesi. Tabi o günkü koşullar düşünülünce bu kitabın oluşması günümüz şartlarıyla kıyaslanamaz bile.
Ağıtlar
AğıtlarYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 2022606 okunma
149 syf.
9/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Sevgi SOYSAL – Barış Adlı Çocuk Sevgi SOYSAL’ın kalemi ile ilk kez tanıştım. Zira son da olmayacak. Hüzünlü bir kalem ve bu hüznü size ilmek ilmek işliyor. Kitapta 14 tane öykü mevcut ki hepsi yazarın gerçek yaşamından kesitler sunmaktadır. Hepsi birbirinden derin ve anlam dolu fakat 6 öyküsü beni oldukça etkiledi. 1. Cellat Fuchs, Kent Halkına
Barış Adlı Çocuk
Barış Adlı ÇocukSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 2012219 okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
Sizce artık mahkemeler olmasaydı ne olurdu? Şöyle sorayım; hakime ihtiyaç kalmasıydı? Bir insanın suçlu olup olmadığına siz-biz- karar veriyor olsaydık? Hem de evlerimizde oturmuş kanıt aramadan sadece gördüklerimizden yola çıkarak. Yapmamız gereken şey çok basit. Parayla oy veriyoruz, "öl" ya da "yaşa" diye. ■Işte Martha'da böyle bir adalet sisteminin içinde suçlu bulunuyor. Suçu büyük. İnsan öldürmek. Hele bir de o öldürdüğü kişi caddeler bölgesinde yaşayan Jakson Paige ise. ■ Peki neden öldürürsün ki Paige'yi konutlar bölgesinde yaşayan öksüz öksüz 16 yaşındaki bir kız? ''Ben öldürdüm." demesi insanlar için yeterli. Kanıt ve neden aramaksızın hücreye gönderiliyor. Hücre1, hücre2, ..., hücre7. Son gün. ● Konusu gerçekten çok ilginç, farklı. Sevdim. Her sayfayı merakla okudum, sona yaklaştıkça heyecanım da artıyordu. Ve son. :) ~Güzel okumalar~
Hücre 7
Hücre 7Kerry Drewery · Destek Yayınları · 201662 okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
biz insanlar kendi dünyamızda birçok duyguya ev sahipliği yapar evellallah bu duyguları dibine kadar yaşarız..sonra ne mi olur? bir rüzgar eser,bir yaprak düşer,bir yağmur yağar,bir güneş açar.. durup düşünür..peşin hükümler veririz..bu hükümler kimine göre doğru,kimine göre yanlış,kimine göre de ön yargıdır.. 'Ada' nokta atışını tam da ön yargı üzerine yaparak;küçük ve beyaz çocuk Phillip ile deyim yerindeyse dede diyebileceğimiz yaşta ve siyahi Timothy'den bahseder.. öğrencilerimin okudukları kitaplardan biri olan 'Ada' beni derinden etkiledi.. özellikle kitabın sonsöz bölümünü çok beğendiğimi söylemem gerekir.. şuan için okuyan ikinci kişi olsam da ileride çoğalacağından eminim.. :))
Ada
AdaTheodore Taylor · Beyaz Balina Yayınları · 2015296 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.