"Emperyalistlerin Orta Doğuda yaptıkları, bizde de yapmaya teşebbüs ettikleri gibi önce sınır çizilip içinde kalanlara millet denmiyor. Önce millet var; sınırları o çiziyor. Millet devleti, ulus devlet budur."
Friedman anlatır:
1. Kendi parasını kendisi içi harcayan, hem aldığının en ucuz olmasına hem de en kaliteli olmasına dikkat eder. En ucuza en kaliteli... Üretirken buna "verimlilik" diyoruz.
2. Kendi parasını başkası için harcayan, aldığının fiyatına kendi dikkat eder ama kalite fiyattan sonra gelir. Friedman, buna örnek olarak birine hediye almayı gösterir...
3. Başkasının parasını kendisi için harcayan mutlu kişi, fiyata pek dikkat etmez ama aldığı ürünün kalitesi önemlidir. "Para önemli değil" düsturu genellikle bu halden kaynaklanır.
4. Başkasının parasını başkası için harcayan ne fiyata ne de kaliteye dikkat etmek zorundadır. Friedman, "İşte!" der bu devlet bürokratının davranışıdır.