Hep bir “üst akıl”dan yakınıyoruz. Bizi sürekli geri bıraktığını ve kalkınmamıza engel olduğuna inanıyoruz. Hep üst akıldan konuştuk, peki ya alt akıl?
İşte İskender Öksüz, tam da bu noktaya ayak basıyor. Biraz da alt akılda yaşanan aksaklıklara, neden kalkınamadığımıza, alt aklın perspektifinden bakıyor.
Kalkınmamızın engelleri ve ülkenin atılım yapamama sebeplerini üst akla bağlamanın anlamsız olduğunu düşünen Öksüz, alt akılda işlerin doğru gitmediğini gösteriyor. Bunu gösterirken uluslararası bazı kuruluşların ülkeler arası anketlerini kullanıyor. Bunlarda geri kaldığımızı ve neden böyle olduğunu sert ve mizahî bir üslupla eleştiriyor.
Öksüz'e göre ülkemizin önünde dört gerçek vardır:
1- Sosyal sermayemiz yetersiz
2- İnsan sermayemiz yetersiz
3 - Kanun hakimiyetimiz eksik
4 - Kurumlar verimsiz ve etkisiz
Öksüz'ün bu kitabını okurken, ben de bazı noktalarda yeni bakış açıları kazandım ve gerçekten kimi kısımlar beni sarstı. Bilimsel teorilerin yanında uluslararası geçerliliği olan anketlerin kullanılması, kitabın ciddiyetini ortaya koymaya yeter.
Ancak... Bu kitaba bazı tenkitlerim de var şüphesiz. Birçok sosyal ya da tabiat bilimlerinin teorilerini irdelemiş Öksüz. Bu konuda hakkını yiyemeyiz. Ancak bu teorileri Türkiye'ye uyarlamış, bir nevi ülkemiz üzerinden şerh düşmüş. Daha özgün olsaydı, kesinlikle kitabın niteliği daha da artardı. Yine de kitabın değerini düşürüyorum zannedilmesin. Beni sarstığı gibi umarım sizin de zihninizdeki taşları yerinden oynatır...