O beni öldürmek üzere, ama ben O'nun karşısında esriyorum
Öyle bir güzellik var ki kılıcını çekişinde.
Sayfa 746Kitabı okudu
günümüz dünyasını bölen meseleler olan din ve bilim, ahlâk ve siyaset, fert ve cemiyet, maneviyat ve maddiyat arasında bir çeşit bağa işaret eden İslamiyet, bir kez daha orta yol sunan bir düşünce rolü kazanırken, İslam dünyası da bölünmüş dünyada aracı bir millet rolü üstlenir. "Mistisizm içermeyen bir din ve ateizmi reddeden bir bilimi" temsil eden İslam, fark gözetmeksizin tüm insanların alakalarını cezbedecektir.
Hallac- ı Mansur
"Senin aşkını bütün varlığımla kucakladım, ey benim Velâyet'im! O kadar yoğun gösterdin ki Kendini, sanki artık bende Sen'den başka bir şey yok!
Sayfa 361Kitabı okudu
Ahmed-ibni-Fâris şöyle dedi:
Hallac'i Sûk'el-Katîa'da gördüm, caminin kapısında ayak- taydı, ve şöyle diyordu:
"Ey insanlar! Hakikat bir kez bir gönlü ele geçirmeyegörsün, onu Kendisi olmayan her şeyden boşaltır! Allah bir insana el atmayagörsün, onu Kendisi olmayan her şeyden boşaltır! İnananlarından birini sevdiği zaman, diğerlerini ondan nefret etmeye sevkeder, ki o kulu Kendisine iyice bağlansın, Kendisine razı olsun.
Sayfa 361 - ArdıçKitabı okudu
Abdest ve hareketlerde namazın akli unsurları vardır.Bu unsurların sayesinde namaz yalnızca bir ibadet değil , aynı zamanda bir disiplin ( veya hijyen) , yalnızca mistisizm değil ; uyanıklık da demektir. Gerçekten de sabahın bir vakti soğuk su ile serinlemekte , sonra o sıkı sıkı saflarda hep birlikte namaz kılmakta askeri düzenden bir şeyler vardır. Kadisiye Muharebesi arifesinde Pers ordusunun gözcüsü, uzakta Müslüman savaşçıların hep birlikte sabah namazı kıldığını fark edince komutanına şöyle haber vermiştir: “Müslüman ordusu şu an askeri tatbikatta.”
Hz.Muhammed , mağaradan dönmek zorundaydı. Bu dönüş olmasaydı o hanif olarak kalırdı.Fakat döndüğü için İslam'ın elçisi olmuştur. Bu , iç alem ile "reel" alemin , mistisizm ile aklın , meditasyon ile eylemin buluşmasıdır. İslam , mistisizm olarak başlamış ; siyaset ve devlet düşüncesi olarak tamamlanmıştır. Din , gerçekler dünyasını kabul etmiş ve İslam olmuştur.
Bu karışıklık içinde anarşinin ta kendisi olan bir mistisizm alır yürür. Başlangıcından itibaren daima tasavvufa meyli olan, devletin resmî dinine rağmen bir türlü tam mânasıyla sünnî Müslümanlıkla yetinemeyen ve Şamanizm kalıntısı akideleri Müslüman dini ile ancak bu çerçeveler içinde birleştiren Anadolu'da Aleví akidelerle beraber Hayderîlik, Kalendirîlik gibi Melâmî tarikatleri çoğalır. İslâm âlemi için o kadar tehlikeli olan ve siyasî istikrara tesir eden Mehdî inancı kökleşir.
Bu ruh hâli Anadolu'da gizli veya aşikâr bugüne kadar gelen ve millî hayatta sırasına göre menfi veya müspet roller oynayan bir ikiliği doğuracaktır.
Sayfa 73
Bir materyalist İslam'ı her zaman yalnızca bir din ve mistisizm ("sağ" bir eğilim) olarak göreceği gibi, bir Hristiyan İslam'ı her daim toplumsal ve siyasal bir hareket ("sol" bir eğilim) olarak tasavvur edecektir. Bu bakış açılarından hareketle İslam'ın nevi şahsına münhasır yolu, onun merkezi konumu belirlenebilir.
Mistisizm içermeyen bir din ve ateizmi reddeden bir bilimi temsil eden İslam, fark gözetmeksizin tüm insanların alakalarını cezbedecektir.
Bir materyalist İslam'ı her zaman yalnızca bir din ve mistisizm ("sağ" bir eğilim) olarak göreceği gibi, bir Hristiyan İslam'ı her daim toplumsal ve siyasal bir hareket ("sol" bir eğilim) olarak tasavvur edecektir. Bu bakış açılarından hareketle İslam'ın nevi şahsına münhasır yolu, onun merkezi konumu belirlenebilir.
Mistisizm içermeyen bir din ve ateizmi reddeden bir bilimi temsil eden İslam, fark gözetmeksizin tüm insanların alakalarını cezbedecektir.
Çok iyi biliyorduk ki, Carlo Carretto’ nun dediği gibi, ilahiyat bölse bile mistisizm bütün dinlerin mensuplarını birleştirir ve varlığın belli bir seviyesine erişildiğinde de bütün inananlar aynı tecrübeyi yaşar.
