Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Güüüüü naaay dıııın
HIDIRELLEZ NEDİR? Hıdrellez, bütün Türk dünyasında bilinen mevsimlik bayramlarımızdan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan hıdrellez günü, Hızır ve İlyas Peygamber’in yeryüzünde buluştukları gün olması nedeniyle kutlanmaktadır. Hızır ve İlyas sözcükleri birleşerek halk ağzında hıdrellez şeklini almıştır. Hıdrellez günü,
CEVRİYE... Cevriye bir hayat kadınıdır. Her gün bir veya birkaç adamla birlikte olarak, hayatını kazanmaktadır. Yine böyle bir gün birlikte olduğu adam tarafından çok kötü dövülerek gecenin bir yarısında sokağa atılır. Baygın bir vaziyette kaldırımda yatarken bir adam bunu fark eder ve yardımcı olmak için kaldırmaya çalışır. Cevriye
Reklam
İstanbul'a ilk geleceğim sene o kadar heyecanlıydım ki. içim içime sığmıyor, sürekli buraya geleceğim fikriyle seviniyordum. imkansız gibi geliyordu hatta burada olmak. şimdi buradayım ve sadece o gürültüsünü dinlemek, gecesini izlemek, yollarında yürümek bana huzur veriyor. insan ilişmediği takdirde tabii. kendim gibi hissediyorum, tek başıma ayakta kalabilecekmiş inancım artıyor. hatta suyunu içiyor olduğum için bile ağlamıştım ben. benim için o kadar güzel burası. hep söyledim, İstanbul sen benim özgürlüğümsün. 🖤
Bir hayatı seninle yaşamak, dedi. İstanbul'da kedi olmak gibi Bir yanın beni hep besledi, Bir yanın ölmemi istedi.
1500'lerde İngiltere'de insanların çoğu Haziran'da evleniyordu. Senelik banyolarını Mayıs'da yapıyorlar, böylece Haziran'da çok kötü kokmuyorlardı. Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.. Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük
Reklam
Bir koşu daha bitti.
"Olabileceğiniz en iyi koşucu olmak istiyorsanız, hemen çalışmaya başlayın. Hayatınızı keşke yapabilseydim diye harcamayın.” -Priscilla Welch Bugün İstanbul Yarı Maratonunu da tamamladım. Çok şükür sıkıntısız bir koşu oldu. 🤙😊
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Mehmet Şevket Eygi'nin eğitimle ilgili açık mektubu Gazeteci yazar Mehmet Şevket Eygi, 2018 yılında kaleme aldığı yazıda dönemin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'a bir açık mektup yayımlamış, Türkiye'deki eğitim sistemiyle ilgili önemli bilgiler paylaşmıştı. 2019'da hayatını kaybeden Eygi'nin mektubunun değerinin bugün de
23,5 Nisan
Sancılı on yıllardan çıkmış ulusun tarihinde çok önemli bir ak gündür 23 Nisan. "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" düsturunun meclis salonuna perçinlendiği gündür. Ve böyle bir günün 'yaşam' denilen çocuğa ve geleceğe akıtılan mirasıdır. Türk ulusunun belki de en akıllıca yaptığı öngörünün tarihidir. 'Gelecek'
Reklam
Şu anda İstanbul'da olmak isterdim Mihrabat Korusu'nun dar yollarında seninle Yan yana, yana yana yürümek Birde martıların kanatlarından seyretmek İstanbul'u Birde sen olacaktın yanımda adamım. Bakarken Çamlıca'dan mehtaba, Dinleyecektik en güzel aşk şarkılarını. Ve ben senin gözlerinde kaybolurken, Seni seviyorum diye haykıracaktım Marmara'ya Şimdi yanımdasın belki ama, Ne Mihrabat Korusunun dar yollarında, Seninle yan yana, yana yana Yürüyebildik Ne de bakabildik Çamlıcadan mehtaba Ne de dinleyebildik en güzel aşk şarkılarını Sadece kaybolabildim gözlerinde ama Seni seviyorum diye haykıramadım Marmara'ya
Sahafa düşen terekeler
10haber.net/gundem/susurluk... Bu yılın başında İstanbul Balmumcu’da bir ev satışa çıkarıldı. Evi satan Ahmet Özal’dı; yani bu belgenin sunulduğu Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu. Ahmet Özal konuyla ilgili “Evi kısa bir süre önce sattık. Evde böyle belgeler olduğunu bilmiyorum. Çok ilginçmiş” dedi. Ev kısa süre önce satıldı. Evde bol miktarda kağıt ve kitap vardı. Bunları alsın diye de bir kağıt hurdacısıyla anlaşıldı. İşte sahaf Ahmet beyi arayan kağıt hurdacısı oydu. Turgut Özal’ın bir dönem ofis gibi de kullandığı anlaşılan evden çıkan belgelerin, kitapların neredeyse tamamı Özal’a aitti ve neredeyse hepsi kağıt hamuru olmak üzere hurdacıya gitti. Hurdacının teslim aldığı belgelerden biri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en ilginç dönemlerinden birine kısmen de olsa ışık tutan bu belgeydi işte… Ahmet bey bunca yılın sahafı. Uzun zamandan beri geçimini kullanılmış, eski ve antika kitaplar toplayarak, onları yeni alıcılarıyla buluşturarak sağlıyor. Üç hafta kadar önce telefonu çaldığında da heyecanla açtı; çünkü arayan ona zaman zaman eski kitap bulup getiren bir kağıt hurdacısı dostuydu. Her taraftan hurda kağıt toplayan adam ‘Bana bir uğrasan iyi olur’ dedi Ahmet beye, ‘Yeni bir parti hurda kağıt geldi, içinde ciltli kitaplar da var. İşine yararsa alırsın.’ Ahmet bey gidip alacağı kitaplardan birinin Cumhuriyet tarihinin en karanlık dönemlerinden birine ışık tutacak nitelikte bir belge olduğunu bilmiyordu henüz.
Ümmetin çokluğu övgü olacakmış:))
Bana tek başına yaşayacak, zorluğu aşmış, yalnızlığı sevmiş ve benimsemiş insan lazım...⭐⭐⭐ İnsanların topunu topla umrumda değil! Banane onlardan... Çok da umrumda... İki güzel insan ve biraz da Gaziantep sofrası...🤣 Sonrası ağırlık sporu. Kim cennete gidiyormuş, kim sahabe olmuş kim kime yardım etmiş beni ilgilendirmez... Fakirler kaç yıl önceden cennete gidiyormuş...🤔 O benim değil o fakirin sorunu... Hz.Ebubekir olmak varken... İstanbul 'da yobaz bir Eyüplüyü , fakih geçinen bir Fatihliye değişmem... Bu kadar leş olmuş artık orası... Soru sorma! Bu benim görüşüm. Beni ilgilendirir... Halkbank 'da primlenmiş.Millete hayal pazarlamıyorum..🥶🤔🤣
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.