Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hükümet tohum da verdi. Öküz parası da verdi. Yediler. Bankadan da para alıp yediler. Mesela hükümet her yıl köylüye tohumluk verir. Bunlar gelirler şehire, alırlar tohumluğu satarlar. Parasını da bir güzelce yerler. Sana yemin ederim kardeş, şu Orta Anadolu köylüsü, evini barkını, tarlasını takımını, köyünü taşıyla toprağıyla satsa borcunun yarısını ödeyemez. İşte köylü bu halde…
MABETSİZ ŞEHİR Bu şehrin insanlarının mabutları ceplerinde mabudeleri yataklarındadır Dünyanın başka yerinde var mı bilmem! Türkiye’de mabetsiz bir şehir var... Ankara’nın Yenişehir’i... Bir akşamüzeri bu şehirde dolaşıyorum. Sanki yürümüyorum; ayaklarım kendiliğinden gidiyor. Asfaltlar üzerinde otomobiller, otobüsler, troleybüsler
Reklam
İşte sana Anadolu köylüsü
Jandarma Üsteğmen ile Nüfusçu Osman, atların başını çekip üç adım geri kaldı. kaymakam sürdü ağır ağır, derin derin baktı köylülere, dizilmişler el koyunları gibi, çağırdığın yere giden, koş dediğin zaman koçan, öl dediğin zaman ölen, durumları dili ile anlatılamayan... eski püskü giysiler içinde perişan .. paçavralara bürünmüş...yüzyıllık çileler içinde yitmiş! susuz kör kuyulara dönmüş,Işıksız köyler...ne demekte,ne söylemekte,ne anlatmakta, olduğu belirsiz, anlamı yitik, hatta anlamsız,kaçak gözler!...yanmış, yumup yıkanmamış yüzler...kavlamış... adama kinli kinli bakan, “Sen düşürdün beni bu hallere!...senin ananı,dinini!...karını, kitabını!...sülaleni,messebini!... diyen, kara, Çilkara, Çalkara adamlar...adamların gözleri...
Sayfa 192Kitabı okudu