Normalde ben Sabahattin Ali’nin bütün kitaplarını okudum. Bunu baya önce okumuştum. Şimdi tekrar okumak istedim. Bugün kendisinin doğum günü ve benim profilimi inceleyen birisi kendisine olan düşkünlüğümü çok rahat bir şekilde anlar. İyi ki doğdun Sabahattin Ali, iyi ki bu kısacık ömrüne bu kadar eser sığdırdın, iyi ki düşüncelerini korkmadan, r yapmadan dile getirdin, iyi ki naifliğini, kadınlara olan saygını her eserinde belirttin. Ama sen asla ama asla kafasına sayısız darbe alıp öldürülmeyi haketmedin. Sen sadece bir komünisttin, bir devrimciydin ve hükümetle düşüncelerin uyuşmuyordu. Hiçbir insan düşünceleri yüzünden öldürülmeyi haketmiyor. Bu kadar kısa ömrüne bu kadar eser sığdıran bi adam asla haketmiyor. Şimdi size en sevdiğim hikayesinden biri olan “bir skandal” dan en sevdiğim alıntıyı yazacağım. “Kendimizi aldatmayalım, köylü mütemadiyen vermiş, buna mukabil hiçbir şey, kelimenin bütün manasıyla hiçbir şey almamıştır. Bunları itiraf etmek belki eğer bir parça vicdanımız varsa, yediğimiz bir lokma ekmeğin boğazımızda kalmasına sebep olacaktır ve ihtimal vicdanımızın sadasını duymamak için ‘Köylü efendimizdir!’ Gibi cümleler güzel bir morfindir. Fakat hiçbir cümle hakikati değiştirmek iktidarında değildir.”