"Gerçi dünyadaki bütün işler değersiz, başkaları istiyor diye kendi tutkusunu, kendi gereksinimini dikkate almadan, para, onur ve başka şeyler uğruna kendini yiyip bitiren insan her zaman budalanın biridir."
Sayfa 38 - Hasan Âli Yücel Klasikler DizisiKitabı okudu
Dünyadaki her iş yavan aslında, sırf başkaları istiyor diye kendi arzularını kendi ihtiyaçlarını yok sayıp para ve haysiyet için kendini mahveden bir insan budalanın tekidir.
Erkeklerin iltifatları bunları daha da çoğalttı. Eski zevkleri gittikçe tadını kaybetti. En sonunda, bir adama rastladı; karşı koymadığı belirsiz bir duygu ile ona bağlandı. Bütün ümitlerini ona bağladı. Çevresini iyice unuttu. Onun dışında hiçbir şey işitmez, görmez, duymaz oldu. Yalnız onun için yanıp tutuşuyordu. Kararsız bir hiçliğin tadsız eğlencelerine kapılmadan yalnızca bir amaca yönelmişti; onun olmak ona sonsuzca bağlanıp yokluğunu duyduğu bütün saadeti bulmak, özlediği sevinçlerin hepsini tatmak istiyordu. Ümitlerinin boşa gitmeyeceğini perçinleştiren söz verişler, arzularını kamçılayan pervasız okşayışlar bütün benliğini sarıyordu. Kendinden geçiyor, ilerideki sevinçlerinin sezgisi içinde yaşıyordu. Büyük bir sabırsızlık içindeydi. Sonunda, bütün isteklerine kavuşmak için kollarını açtı. Ama sevgilisi onu terketmişti. Bütün duyguları uyuştu; ne yapacağını bilmeksizin bir uçurumun önünde duruyordu. Çevresi kapkaranlıktı. Ne bir ümit, ne bir teselli, ne de bir çare vardı. Terkedilmişti, kendini yapayalnız hissediyordu. Önündeki uçsuz bucaksız alemi, kaybının yerini tutacak birçok zevkleri göremiyordu. Yalnızdı, herkes onu terketmişti. Gözü kararmış, müthiş sıkıntının yükü altında, acılarını boğmak üzere ölümün kucağına atılır.