Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eskiden hemen her evin balkonuna ya da pencere pervazına kuşlar için su kabı konurdu. Aynı incelik mezarlıklarda da görülür, mezarların başucuna mermer su kapları yerleştirilirdi. Kuşun rahmete ve berekete vesile olduğuna inanılırdı. Osmanlı’da çiçeklerin bile dili vardı: Pencerenin önünde konmuş sarı çiçek, “Bu evde hasta var, gürültü yapmadan
Bu yazı Mustafa Adak dostuma ithaf edilmiştir.
Müptela Ortalık sidik kokuyordu. Burnuyla havayı koklaya koklaya izini sürdü kokunun ve buldu. Oturduğu bankta arada bir burnuna gelen kesif sidik kokusunun kaynağı kendi pantolonuydu. Bir saat kadar önce diplerinde keskin, gözleri acıtan bir amonyak kokusu olan tarihi sur duvarına hacet giderirken duyduğu ayak seslerinden irkilmiş, hemen
Reklam
İsimsiz.
E-book olarak okumak İsterseniz. drive.google.com/file/d/1upa9t7o... Her son yeni bir başlangıca gebedir. Bitmek; kimine göre bir son, başkasına göre yeniden doğuştur. Her şeyin sonu olduğu gibi bununda bir sonu vardır. Geç olsa da öğrendim artık. Şimdi baktığımda geride ne bırakabiliyorum ve siz
" Bir kahvenin 40 yıl hatırı var " deyimi Üsküdarlı Bilge Yusuf ile Rum balıkçı Stelyonun hikâyesine dayanır 1895 Eminönü Yemiş İskelesi , balıkçı kahvesine giren Osmanlı zabiti; "Bre Yusuf , herkese benden okkalı bir kahve , ama şurda oturan Rum palikaryasına yok..Ona , kahvem de akçem de haramdır "..der Bilge Yusuf
Aşkın Baharı Geçmeden, Çiçekler Solmadan, Hazan Mevsimi Gelmeden Çıkta Gel Ey Sevgili! Ne vardı sanki çekip gidecek uzak diyarlara; Ne buldun yaban eller de? Sana verdiğim onca sevgimi yetmedi; yoksa dağ kadar vefamı ağır geldi? Ey yâr sevgimin, vefamın heybeti altında ezildin mi? Yüreğinin kalıbı o kadar mı dardı, taşıyamadın mı?
BİR KURTULUŞUN HİKÂYESİ, SONKALE HAYMAN
Aydın Benli
Aydın Benli
En çok insan yaşanmışlıkları düşünür ve yazmak ile yazmamak arasında kararsız kalır. Yaşanmışlıklar anlatıcı yada yazar için kolay olsa da o duyguyu tekrar tekrar yaşar ve olay örgüsü içerisinden çıkamaz. Yazar olmanın en kötü tarafı da bu işte olayların içindesiniz ve duyguları tekrar tekrar yaşarsınız. Göz yaşlarım ile
Reklam
_Fizyonomi: Yüz Okuma Sanatı
_Schopenhauer: Fizyonomi bilimi, yüzden kişiliği okuma sanatıdır. Bir insanın çehresinin şekli şemali, ikiyüzlülüğün hakim olamadığı yegâne sahadır. Her insanının çehresi bir haritadır. Bir insanın çehresi, dilinden daha ilginç şeyler ele verir çünkü onun yüzü, söyleyip söyleyebileceği her şeyin özetidir. Dil bir insanın sadece düşüncelerini ele
KAHVE YEMEN’DEN GELİR... Yabancı seyyahlar der ki: Türkler, hastalandığı zaman kahve içer. İyileşmezse, vasiyetini yazar ve bekler. Evet, eskiler, kahveyi yalnızca zevk için içmemiş, şifa da beklemiştir. Öyle ki, Türk Kahvesi, dünya çapında bir kahve çeşidi olmuştur. Kahvenin anavatanı Habeşistan’ın Kaffa mıntıkası. Rivayete göre bir çoban,
40 Yıldan Fazla Hatrı Olan Dostlara~
Kahve bir gelenektir, ağır ağır içilir.. çünkü gönüle hitap eder.. Gönüle öyle paldır küldür girilmez azizim.. Kahvenin hası sıcak olandır, tıpkı dostla meşk ettiğinizde yüreğinize yayılan sıcaklık gibi.. Kahve nazlıdır, üstünde duran köpüğü gibi.. Kahvenin köpüğü sabun köpüğüne benzemez hanımefendi(!) çünkü kendisi gitse telvesi kalır. Tıpla dillerde muhabbetin bıraktığı tat gibi..
53 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.