Yine bir kahve kokusunda aklimdan diriliyor iri mavi gözlerin.
Yudum yudum içip tükettiğin hayatimda aşk biriktirmişim meğer.
"Kahve Etiyopyalı bir çoban tarafından bulunmuş. Biliyor musun?"
"Bilmiyordum."
"Dalları koparıp yakınca kokusunda şifalı bir şey bulduğunu anlamış, papazlara götürmüş. Papazlar da meyveleri demlemişler. İlk kahveyi içenler papazlar anlayacağın. Her güzel şeyi tadan ilk onlar; şarap, viski hepsi.
Sayfa 62Kitabı okudu
Yine bir kahve kokusunda aklımdan diriliyor mavi gözlerin
Sayfa 35Kitabı okudu
Yine bir kahve kokusunda aklımdan diriliyor iri mavi gözlerin. Yudum yudum içip tükettiğin hayatımda aşk biriktirmişim meğer.
Sıra Dışı Bir Manifesto
Bütün mümkünlerin kıyısında...
Gecenin en zifiri karanlığında bir baykuş,
Gündüzünde simit, çay ve kahve kokusunda; adalet, merhamet, vicdan, samimiyet duygularının tam ortasında...
Miting kafasında, durumun farkında...
Kimi zaman meczup, kimi zaman akıl oyunlarında ilk sırada!
Korkarak değil, deneyerek ölmek arzusunda yaşa!
Sayfa 222 - Arwen YayınlarıKitabı okudu
Sonun Sonsuzluğu
i.
acı, bir ırmak gibi
doluyor yüreğime
bardaktan boşanırcasına ağlamak istiyorum
beni artık ne çiçekler
ne çocuklar kurtarır
ne de o her gün
Sayfa 287 - KırmızıKedi YayıneviKitabı okudu
Unutamamak...
Bir zaman sonra artık onu sonsuza kadar unutamayacağını anlıyorsun. Öyle ya tüm hayatını adadığın o kadını nasıl unutabilirsin ki! Kokusunda, bakışlarında, gülüşünde, her zerresinde sana ait olan kadın. Seni sen yapan gerçeği nasıl değiştirebilirsin? Değiştirdiğin anda sende biliyorsun o adamın sen olamayacağını. Böyle zamanlarda ise ona daha çok bağlanıyorsun. Daha bir güzel ona ait oluyorsun... Okuduğun kitaplarda onu arıyor, izledigin filmlerde ki sahnelerde onun hayalini kuruyor, gittiğin tiyatro oyunlarına halen çift kişilik biletler alıyorsun onun yerine kimse ama kimse oturmasın diye. Küçük Tiyatro da soldan Ş sırasında 18 numaralı koltuk. Her gittiğin oyunda artık yanında boş kalan koltuk. Nasıl unutabilirsin ki?
Sırf onun hazırladığı kahvenin tadı gitmesin diye sütlü kahveye düşman olup, garsona her seferinde sade kahve söylüyorsun. Kimilerine göre büyük takıntı ve delirmişlik belirtisi. Oysa sana göre onu unutmayışını kutlamanın daha derinlerden hissetmenin bir yolu ve onsuz belkide kaç yüzüncü kahve...
Ama asıl hayal kırıklığı ise tüm şehirlerin işlek caddelerinde yürürken 160 boylarında, çok hafif balıketli, esmer hafif dalgalı saçları omuzlarında olan elbiseli kızların peşinden bakakalmak, belki sensindir diye. Bir de tüm bunlara kokun eklenince uzaktan artık sonsuza kadar onu unutamayacağını anlıyorsun...
Teoman BERSOĞLU
#TeomanBersoğlu #KurtAdamınKitaplığı2
Armoni YayıncılıkKitabı okudu
^Yine bir kahve kokusunda aklımdan diriliyor iri mavi gözlerin. Yudum yudum tüm açlığınla içip tükettiğin hayatımda aşk biriktirmişim meğer..
^Aşktan hep bu gömdüklerimizin olmadık zamanlarda dirilmesi..
Sayfa 35Kitabı okudu