Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kırmızı Rüzgar

200 syf.
·
Puan vermedi
Matematikle arası pek de iyi olmayan Can'ın, Ömer Hayyam, Leonardo Fibonacci ve Pisagor ile yaptığı zamanlar ve mekanlar arası yolculuklarda başına gelenler oluşturuyor hikayeyi. Ama ne macera... Her yerden fırlayan tavşanlara esir düşmek mi dersiniz, menzil hesaplaması yapılırken fırlatılan topların hedefinde kalmak mı dersiniz, gizemli 9 koridorunda yaşam mücadelesi vermek mi dersiniz, ne ararsanız var. Hatta göbeğini kaşıyarak söylenen sayıları içerisinden çıkarabilen Yüce Pi bile var. Hem çok detaya girip sıkıcı olmadan hem de daldan dala atlamadan az ve öz bilgi verilmiş kitapta çocuklara. Çok fazla isim, teori, buluş ve ilginç bilgiye boğulmamış kitap. Eğlencenin yanında öğretilmek istenin sınırlı tutulması kitabın çocuklar için yorucu olmaması açısından iyi olmuş. Büyük isimlerin Can'a olan yaklaşımı üzerinden aslında öğrenme ve öğretme sürecinin nasıl daha güzel olabileceği de gösterilmiş. Mesela Matrakçı Nasuh'un çarpma metodu Pisagor tarafından Can'a öğretilirken biz de öğreniyoruz. Son sahnede az da olsa Matrakçı Nasuh'un kendisini de görüyoruz. Çocuklarda Matematik sevgisi uyandırmak için yazılmış kitaplar okudum son aylarda. İçlerinde en başarılı bulduğum, sevdiğim, okurken gerçekten devamını merak ettiğim bu kitap oldu. Yer yer çocuklara da itici ve yapmacık gelecek bir üslubu vardı ama genel olarak oldukça eğlenceli ve heyecanlıydı. Çocukların seveceğini, önemli bazı şeyler de öğreneceğini düşünüyorum. Kendim de en kısa zamanda devam kitabını okuyacağım çünkü hikaye tam kıvamında ve çok heyecanlı bir yerinde bitti :)
Matematiğin Kaç Canı Var?
Matematiğin Kaç Canı Var?Merve Uygun · Cezve Çocuk · 2018122 okunma
Reklam
136 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı okurken fark ettim ki hakikaten hiçbir zaman yeterince deliremeyeceğiz. Hikayelerden birinde de geçtiği gibi delirmek de emek istiyor, özellikle de aklı başında bir delilikse. Günlük hayatta yaşadıklarımız da aslında bizi delilik çizgisinin yakınlarında dolaştırıp duruyor. Arka kapağındaki yazıyı okuyunca abartıldığını düşünmüştüm. Beni yanılttı. Bu sefer sıkılacağım galiba dedikçe her hikayeyi hayretle, beğenerek okudum. Her gün yanından geçtiğimiz ama fark etmediğimiz hikayeleri anlatmış aslında yazar. Ama gerçek ve fantastik ögeler öylesine iç içe ki hiç garip gelmiyor. Sanki gerçekler doğaüstü; doğaüstü olaylarsa gerçekmiş gibi gelmeye başlıyor sayfalar ilerledikçe. Üzerine uzun uzun düşündüklerim, etkisinden hemen çıkamadıklarım da oldu. Bazı hikayelerin gerçek olmasını ve benim başıma gelmesini de istedim. Belki uzun zamandır bu kategoride güzel bir kitaba denk gelmediğimden, belki de gerçekten Osman Cihangir'in başarısından... Bana yeni gelen bir yan vardı yazdıklarında. Alışılmışın dışındaydı. Okuduğum bir sayfasında bile pişman olmadım.
Hiçbir Zaman Yeterince Deliremeyeceğiz
Hiçbir Zaman Yeterince DeliremeyeceğizOsman Cihangir · İz Yayıncılık · 2015110 okunma
266 syf.
·
Puan vermedi
Distopya mı ütopya mı karar verebilmiş değilim. "Kendi distopyasını yaratan ütopya" diye bir yorum gördüm, galiba en doğrusu bu olur. Çünkü gerçekten söylendiği gibi diğer distopyalardan ayıran en önemli özelliği de bu; "Hangisini seçerdik" diye sordurabiliyor bize. Yazarın ön sözde dediği gibi delilik ve cinnet arasında bir
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
152 syf.
·
Puan vermedi
Tek bir hikaye değil, aynı mekanlar ve aynı karakterlerle ilgili birden fazla ve çoğunlukla birbirinden kopuk hikayelerden oluşuyor kitap. İçerisinde okuyan çocukların da çözmesi için hazırlanmış Matematik problemleri ve önemli kişiler, eserler, mekanlar hakkında bilgiler var. Kitabın hangi yaş grubuna hitap etmek için yazıldığını pek anlayamadım. Görselliği, yer verdiği konular ve üslup biraz çelişkili geldi bana. Ek olarak sadece Fırat'ın ilkokul öğrencisi olduğunu göz önüne alırsak bile kitaptaki matematik problemlerinin bir kısmı ilkokul müfredatında yok. Fırat'ın Matematik korkusu demek de mümkün değil. Matematiğe pek de ilgisi olmayan Fırat'ın, okulda öğrendiklerini gerçek hayatta nasıl kullanacağını keşfetmesini anlatıyor daha çok. Çocukların ilgisini çekecek hale getirirsek, sevdirirsek, kendimiz de anlayışlı olursak en zor konularda dahi başarılı olabilecekleri gösterilmeye çalışılmış. İdealize edilmiş öğretmenler ve ebeveynler kitaptaki karakterler, gerçek hayatta pek karşılıkları yok. Kitapta ana bir hikaye olmadığı için çocukların ilgisini çekecek macera-aksiyon, olay örgüsü de yok. Verilmek istenen mesaj kitapta parçalı bir hava olduğu için boşlukta kalmış. Ne anlatılmak istendiği pek belirgin değil. Çocuklar tarafından severek ve eğlenerek okunur mu emin değilim.
Fırat’ın Matematik Korkusu
Fırat’ın Matematik KorkusuElvin Öven · Kırmızı Kedi Yayınları · 201735 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Çocuklar için ilginç bilgiler içerdiği ve eğlenceli bir kitap olduğu doğru ancak "çocuklar için bilim kitabı" olduğunu söyleyemeyeceğim. Eğer yazar, iddia ettiği gibi çocuklar için bilimle alakalı kitaplar yazıyorsa çok fazla eksik bilgi sunuyor bana kalırsa. İnançlı insanlar tarafından yazılmış bilim kitaplarına aşinayım ve diyebilirim
Şu Acayip Uzay
Şu Acayip UzayÖzkan Öze (Tarık Uslu) · Uğurböceği Yayınları · 2013705 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın oldukça basit bir olay örgüsü var. İçerdiği fantastik ögeler de çok sıradan. Yine de "Neymiş ki bu?" diyerek elime aldıktan sonra bitirmeden bırakamadım. Her Pazartesi sabahı girdiği Matematik sınavları yüzünden hafta sonundan itibaren kaygılanmaya başlayan ve fantastik romanlar okumayı çok seven Alex'in, bir gün kitaplığında bulduğu sihirli bir kitapla arkadaşlarını da yanına alarak atıldığı macera anlatılıyor. Çocuklar için eğitici olan asıl kısmı sihirli kitabın içerisindeki çözülmeyi bekleyen Matematik problemi şeklindeki bilmecelerin Alex ve arkadaşlarıyla birlikte çözülüyor olması sanırım. Bunun dışında öğrenmeyi zevkli bir hale getirerek, belki oyun oynar gibi çalışarak en zor görünen ve yapamayacağımızı sandığımız bu yüzden de sevmediğimizi düşündüğümüz şeylerin bile üstesinden gelebileceğimiz mesajını da veriyor. Zira Alex sihirli kitaptaki bilmeceleri çözmek için arkadaşlarıyla çalıştıkça Matematik sınavlarında hem yüksek notlar almaya başlıyor hem de kaygısı azalıyor. Bazı kısımların gereksiz olduğunu düşünüyorum. Çocuk kitabı bile olsa yer yer sıkıcı olan detayları var. Ama bir yetişkin olarak ben zevk aldıysam 10 yaş civarı çocukların sevme ihtimali yüksek. Sesli bir şekilde okumaya başladığımda ilk önce rahatsız olan bir ufaklığın durduğum zaman "Devam etsene!" dediğini de eklemeliyim.
Kraliçeyi Kurtarmak
Kraliçeyi KurtarmakVladimir Tumanov · Günışığı Kitaplığı · 20204,691 okunma
528 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Kitapta kısaca aynı zamanda bir Tarihçi olan Roma İmparatoru Claudius'un ağzından kendisini o konuma getiren süreç anlatılıyor. Doğumundan sonra geçirdiği hastalıklar nedeniyle bir ayağı kısa kaldığı ve kekeme olduğu için aslında oldukça aklı başında ve mantıklı olan Claudius'un zekasının da geri olduğuna inanılmasını tıpkı bizim yaşadığımız şu
Ben, Claudius
Ben, ClaudiusRobert Graves · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2021433 okunma
252 syf.
·
Puan vermedi
Köse Kadı Osmanlı-Macar çekişmesinde sınırların hikayesini anlatıyor desek yanlış olmaz sanırım. Aslında kitap sıkıcı değil hatta oldukça heyecanlı da ama ilginç bir şekilde çok yavaş ilerliyor. Bunda belki de anlattığı temel bir hikaye olmamasının da etkisi vardır. Birbiriyle bağlantılı ancak parça parça bir sürü şey anlatılmış. Sanki bir olay değil de daha çok Türkler'in adaleti, merhameti, iyiliği, zekası, mertliği anlatılıyor. "Uçtaki Adam" isimli bir devam kitabı var, onu henüz okumadım. Belki orada durum değişiyordur. Köse Kadı ise kitaba ismini vermiş olmasına rağmen adeta bir yan karakter. Aslında kitapta "bu galiba" dediğim hiç kimse esas oğlan çıkmadı çünkü öyle biri yok. Çok fazla karakter ismi geçiyor ve bu oldukça yoruyor okurken. Ayrıca muhbirlik ve gizli oyunlar anlatıldığı için birden fazla ismi olan karakterler var. Bir de çift taraflı ajanlar var ki sormayın, kimin eli kimin cebinde anlamak zor olabiliyor. Bütün bunlar da ekstra bir dikkatle okumayı gerektiriyor. Yine de hayran olmaktan kendimi alamadığım karakterler olmadı değil :)
Köse Kadı
Köse KadıBahaeddin Özkişi · Ötüken Neşriyat · 20191,090 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
Dört tanesi Romen Masalları başlığı altında olmak üzere toplam 21 tane masal var kitabın içerisinde. Serinin kendime en yakın bulduğum ve sevdiğim kitabı "Türk Masalları" oldu. Masalların hepsi de birbirinden samimi, güzel ve "bizden". Genel olarak İslamiyeti kabul ettikten sonraki Türklerin hayatına dair motifler içeriyor gibi geldi bana. Ama geleneksel Türk motifleri denen şeyi çok net bir şekilde görüyorsunuz. Her ne kadar hayat şeklimiz değişmiş olsa da yine de aşina olduğumuz bir yan var masallarda. Hiç sıkılmadan, büyük küçük herkesin okuyabileceği bir kitap. Ben "Gündemde çok bunalıyorum, bir masalın içine gireyim" diyerek başlamıştım okumaya. "Sonsuza kadar mutlu" bir son beklerken son masalda prens öldü, atı kaçtı, prenses arkada gözü yaşlı kaldı. Masalda bile mutlu sonu bulamamak açısından güzel bir ders de veriyor kitap bence. Diyor ki: "Sonsuza kadar mutlu olmak diye bir şey yoktur. Acı da hayatın içinde olması gereken normal bir durum. Ona da yer açın" :)
Türk Masalları
Türk MasallarıIgnac Kunos · Maya Kitap · 2018266 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Çocuklar için alıyorum diye kendimi kandırarak aldım kitaplığıma ekledim :) Beni yanıltmadı. Gerçekten yetişkinler için de okuması çok eğlenceli bir kitap. Bol bol gülümsetiyor, bir sürü bilgi veriyor. Tiyatro sahnesinde üzerine kaslarını ve derisini giyen, insana dönüşme aşamasında vücudun bölümlerini tek tek sahneye çağırarak tanıtıp bedenine ekleyen, esprili bir iskeleti izliyoruz ya da okuyoruz :) Çizgi roman gibi aslında. Biraz dinleneyim, biraz eğleneyim, biraz da vücudumu tanıyayım diyen herkes okumalı. Biraz daha detaylı bilgi verse daha iyi olurdu ama eh, çocuklar için yazılmış neticede :)
İnsan Vücudu Tiyatrosu
İnsan Vücudu TiyatrosuMaris Wicks · Domingo Yayınevi · 2016575 okunma
Reklam
438 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Okuduğum en etkileyici kitaplardan birisi kesinlikle. Bir zamanlar Bakırköy’de hastaların yazdıklarıyla çıkarılan Şizofrengi Dergisinden bölümler oluşturuyor kitabın büyük bir kısmını. Meraklısı için derginin bazı sayıları internet ortamında mevcut. Sanat ve psikolojik rahatsızlıklar ilişkisi üzerine düşünmeyi sevenleri epey tatmin edecektir. Munch, eğer anksiyeteden muzdarip olmasaydı ortaya "çığlık" gibi bir tablo çıkar mıydı, hep düşünmüşümdür. Kitapta hastaların yazdığı düz yazıları ya da şiirleri okurken de ister istemez benzer sorular geliyor akla. Akli dengesi yerinde değil diye çoğu zaman hor görülen insanların, işin içine Edebiyat girince ne kadar büyüleyici yeteneklere sahip olduklarını görüyoruz kitabın sayfalarında. En önemlisi de epey meşhur bazı şarkıların aslında bu hastalar tarafından yazılmış şiirler olduğunu öğrendim. Kitabın diğer kısmında da orada görev yapmış doktorların anıları var. Zamanında hastalara karşı gösterilen muamele ve bazı doktorların yetersizliğini görmek ise oldukça üzücü.
Nal
NalAnonim · Telos Yayıncılık · 201330 okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Türkiye üzerine kurulan bir komplo teorisini tesadüfen öğrenen arkadaşların bunu herkese duyurmak için bir ulusal kanalı basıp yayınlamaya çalışmasını anlatıyor kitap. Konusunu ilk okuduğumda epey heyecanlanmıştım. Cd eki olmasıysa heyecanımı artırmıştı. Fakat elime alıp da okumaya başladıktan sonra yaşadığım şey tam bir hayal kırıklığıydı. Cd'yi izleyince hayal kırıklığım daha da arttı. Kitabın içerisinde yayına vermek için uğraştıkları video kaydı güya cd ekindeki görüntü ama tam bir fiyasko. Böyle bir konu daha güzel şekilde işlenebilirdi. Daha heyecanlı ve ilginç olabilirdi. Örneğin bu konu ve kitabın sonunun cd ekinde olması fikri Ahmet Ümit gibi bir yazarın elinden çıksa muhteşem olur. Yazarın cümle kuruşundaki hataları, anlatım bozuklukları da cabası. Bu hatalar zaten sıkıcı olan kitabı okumayı o kadar zorlaştırıyor ki... Sayfalarca okuyorsunuz ve olan şey kocaman bir hiç. Teknik olarak Murat Menteş tarzı denemeye çalışmış sanırım ama onda da başarılı olduğunu söyleyemem. Kitaplığımda olduğuna pişman olduğum birkaç kitaptan birisi.
Kontratak
KontratakŞener Çelik Berkman · April Yayıncılık · 200933 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Koleksiyon kitabı dendiği ve Tim Burton'ı sevdiğim için aldığım bir kitaptı, daha fazlasını beklemek de pek mümkün değil gibi geliyor bana. Tim Burton tarzını düşününce kitabın içeriğini az çok tahmin etmek mümkün. Yine de böylesi nahoş hikayelerle karşılaşacağımı düşünmemiştim. Çocuk kitabı gibi görünse de yetişkinlere hitap ettiği pek çok yerde zaten dile getirilmiş. Bazı hikayelerde güzel mesajlar var. En azından beni bir süre oturup düşünmeye ve kendi kendime "Gerçekten mi?" diye sormaya yöneltti. Günlük hayatta sürekli karşılaştığımız ve çoğu zaman sıradan görünen olaylara farklı bir bakış açısıydı, belki biraz da bu sıradan olayların uç yorumu diyebiliriz. Tim Burton'ın çizimlerini animasyon filmlerinden zaten sevdiğim için kitaptakilere de uzun uzun baktım. Bazıları oldukça net, bazıları da bakanın yoruma kalmış. Çok kısa sürede bitecek bir kitap ama bittiğinde neşe değil hafif puslu bir hava bırakıyor sanki insanda. Tam olarak arka kapağında yazdığı gibi "Yüzümüzde asılıp kalacak gotik bir gülümseme".
İstiridye Çocuğun Hüzünlü Ölümü ve Diğer Hikayeler
İstiridye Çocuğun Hüzünlü Ölümü ve Diğer HikayelerTim Burton · Altıkırkbeş Yayınları · 2018668 okunma
189 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Son sayfalarda belli belirsiz bir düzeyde olsa da tamamını düşününce kesinlikle bir gerilim kitabı değil. İşlediği konuyla ilgili de o kadar çok kitap yazıldı, film çekildi ki ilk sayfalardan sonunu tahmin etmek mümkün. Zaten hikaye bir akşam yemeğine gidiş yolu, yemek ve oradan dönüşte geçiyor, pek bir olay yok. Buna karşılık kişiliğin parçaları arasındaki çatışma, var oluşsal sorgulamalar ve kimlik bunalımı güzel anlatılmış. Kişiliğin aldığı yara, "ben kimim" sancısı, sürekli yolda ve arayış içinde olma, kişilik bütünlüğüne duyulan özlem bana kendisini bol miktarda hissettirdi okuma sürecinde. Romana hem psikolojik analizler açısından bakmak hem de sıkılmadan okumak mümkün. Sürükleyiciliği benim hoşuma gitti.
Her Şeyi Bitirmeyi Düşünüyorum
Her Şeyi Bitirmeyi DüşünüyorumIain Reid · Hep Kitap · 20161,172 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Çocukların dilinden yazılmış, onların kitaplar ve yetişkinlere dair düşüncelerini anlatan birkaç sayfalık yazılardan oluşuyor kitap. Ailesinde kitap okumak yerine televizyon izleyenleri gören ama kendisine bunu yapmak yerine kitap okuması dayatılan çocukların, kitabı ceza olarak kullanan ebeveynlerin, sevdiği şeyi elde edebilmek için kitap okuması
Eyvah Kitap
Eyvah KitapMine Soysal · Günışığı Kitaplığı · 20061,156 okunma
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.