Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Mustafa Kutlu... Keşke okumasaydım. Atatürk devrimlerinin eleştirilmesiyle karşılaştığım için üzgünüm. Yorum yapamayacağım çünkü objektifliğimi kaybetmek istemem. Bir daha okumayacağım.
Selam millet
Anka serinin 4. Kitabı ile geldim
Yazar her ne kadar 5. Kitap için çok yakında dese de son kısımdan sonra beklemek bir hayli güç olacak
Sizinde böyle çıkmasını beklediğiniz seri devam kitapları var mı?
Kitabın konusuna gelecek olursak
Yüzyıllardır süren Anka ve Enka savaşlarına Carmen artık dur demek istiyordur. Sevdiklerini kaybetmek uğruna olsa bile hak ettiği taht ve artık barışı hak eden halkı için tüm gücünü toplamaya ve son savaş için hazırlık yapmaya hazırdır. Carmen’in yapması gereken tek bir şey vardır her şeyin başlatan o gücü ulaşmaktır. Yüce Anka Kuşu’na.
Kitabın yorumuna gelecek olursak
Beşinci kitabın geleceğini bilsem de kitabı bitirmeye kıyamadım. Normal de okusam bir günde bitecek kitabı bitirmemek için araya kitaplar alarak okudum. Ama dayanamayarak bitirdim sonra
Carmen’in bu kadar kararlı oluşu beni aşırı mutlu etti. Ne yapması gerektiğini bilen ve en kararlı olduğu kitaptı. Her şeyi göze almış, korkularını ve duygularını bir kenara bırakmıştı. Carmen’i en çok bu kitapta sevdim anlayacağınız. Savaş hazırlığını olduğu için kitap durağan ilerlese de ne oldu ne olacak diye merakla okudum.
Rom ve Carmen’e iki çift lafım var 4 kitaptır kıvranıp durdum. niye yahu
Umarım devamı hemen gelir demekten başka çarem yok. Sizlere alıntı bırakarak kaçıyorum
#alıntı
Bitmeyen bir savaş uğruna yeterince can feda edildi. Artık bu savaşı bitirmenin zamanı geldi.
Gerçekleşmesi kesin bir dilek hakkınız olsaydı ne dilerdiniz? İnsan en çok sahip olmayı istediğini ya da asla kaybetmek istemeyeceği şeyleri söyler muhtemelen. Peki bu dilek kabul olduğunda; gerçekleşmesinin mutluluğu istemenin hazzını geçebilir mi?
Dorian Gray yakışıklılığıyla nam salan genç bir delikanlı. Yolu ressam Basil Hallward ile kesişir. Her görenin olduğu gibi ressamın da bu güzellik karşısında nutku tutulur ve onun bir portresini yapar. Dorian Gray kendi güzelliğini portrede görünce üzülür. Kendisinin zamanla yaşlanacağını ve bu tablonun ise güzelliğinden hiçbir şey eksilmeyeceğini düşünür. İçinden kendisinin hep genç kalmasını, yaşlanan ve çirkinleşenin bu tablo olmasını diler.
Basil'in arkadaşı Lord Henry'nin etkisine giren Dorian Gray için güzellik, gençlik, şöhret artık olmazsa olmazdır. Bunlar için yapamayacağı şey yoktur. Bu da onu kendi sonuna adım adım yaklaştırır.
Kaybetmeyeceğimizden emin olsak bazı şeyleri, bizde etkisi ne olurdu acaba? Değerlerimizden, kişiliğimizden ödün verir miydik? Sonsuz gençlik ve güzellik ile ruh takas edilebilir mi? Bir güzelliğe sahip olmanın farkındalığı bencilce ve şeytanca egoya, hazza dönüşür mü? Kitap üzerine düşünülecek sorularla baş başa bırakıyor okuru. Keyifli okumalar..
Simyacı
Hepimiz birilerinin bize biçtiği hayatı yaşıyoruz bir yerde. Bize diretilenlere kafa tuttuğumuz kadar var olmaya çalışıyoruz. Belki doğrulardan ayrılıp yanlışı seçiyoruz belki de doğruların ne olduğuna takılmadan istek ve arzularımızın peşine düşüyoruz. Bana sorarsanız bence insan hayatının iplerini kendisi göğüslemeli. Zira herkesin bir
#seldaokudu #introyuatla
Anı kitaplarını okumayı sever misiniz?
Ben çok severim.
Bir sürü maceraya çıkıyor ve bilmediğim yerlerde de kendimi buluyorum.
Ben öncelikle arka kapakta yer alan "Yaşamın anlamı anlama kapasitemiz kadardır." sözünü kırptım. Tabi bunun öneri ve sonrası da var ama yazarımız çok güzel ifade etmiş.
Hayata derin
GÜLLERİN İHANETİ KİTAP İNCELEMESİ
Güllerin İhaneti/ Sena Nur Işık / 7.5/10
"Çok az spoiler"
Ben kitabı serinin ilk kitabı yıldızların lanetine göre çok daha karanlık buldum ilk kitapta da çok kez Victoria'nın acılarından bahsedilmişti fakat aralara koyulan tatlı sahneler karanlık havayı hafifletiyordu sanki (antremanlar, at binmeyle ilgili kısımlar, ufak aşk
