Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Serinin 4.kitabı diğer kitaplara oranla aksiyon nerdeyse yok başından sonu tahmin ediliyor leto suyla yok olacak ne tuhaf ilk kitapta susuzluktan dert yanarken dune gezegeni suyla kaplı olsun bitkiler olsun diye hayal kurarken sen 3000 yıl yaşa sonra hayalini kurduğun su tarafından yok ol.idaho 3.kitapta daha kaç kez sizin için öleceğim gibi bir cümle kuruyor 4.kitapta bu cümleye epey güldüm duncanlar ah ölüp ölüp tekrar lx liler tarafından letoya gönderilen duncanlar.. leto nun yalnızlığına bir taraftan üzülürken bir yandan acımasızca can alabilmesine sinirlenirken buldum kendimi.sevgi ah sevgi her canlının hissedince var olduğunu anladığı sevgi.leto da insan ırkı için insanlığından vazgeçiyor ama güç ele geçince kimse kolay kolay kaybetmek istemez elindeki gücü.aksiyon sevenlere hitap etmeyebilir.sonrasında ne olacağını merak ettiğim için gelsin dune sapkınları diyorum.kitapla kalın ….
Ne zaman bir şeyden vazgeçerseniz, o şey size geri gelir.
Aşkın en saf, en acı hikayesinin başkahramanı Martin Eden. Bir amacı olmalı insanın bu hayatta. Ey aşk! Sen insanlara neler neler yaptırırsın öyle. Aşkla çıkılan bir yolda, aşkla, hırsla, tutkuyla yapılan her şey. Öylesine bir azim, öylesine bir savaş ki bu, aşktan öte, aşktan ziyade.
Kahramanımız en doğal haliyle tam olarak bizimle bir arada,
#kübranınkitabı merhaba kitap dostlarım size bugün çok okumadığım ama bu kitapla okuyup bayıldığım ve kesinlikte artık bu tarz da okumalar yapacağım dediğim bir kitapla geldim kitap öyle sürükleyici öyle macera doluydu ki bi film izlemiş gibi hissettim her anı gözüm de canlandırdım desem yeridir çok meraklandırmadan size kitabın adını söyliyeyeyim
Dorian Gray dış görünüşe çok önem veren birisidir. Ressam Basil Hallward, Dorian gray'dan esinlenerek bir portre çizmiştir Dorian Gray portre'nin hiç yaşlanmayacağını ama kendinin bir gün yaşlanacağını düşününce portreyi kıskanır. Hiç fark etmeden dilediği bir dilek sonucu ruhunu satar ama kastettiğimiz satmanın sadece paraya dayalı olmadığını benliğini kaybetmek olduğunu düşünüyorum. Dorian Gray bazı zevkleri için kendini kaybetmiş masum ve iyi biri olan Dorian'ı şeytana dönüştürmüştür. Belki bu dönüşüm kendi içinde yaşadığı savaşın kaybıdır. Peki ruhunu şeytana sattı derken neden şeytan suçlandı? Eğer bir insan kötülük yapıyorsa o kişi kendi şeytanı olmaz mı? Her işlenen suçta şeytan denilen soyut varlığı suçlamak yerine, içimizde bulunan kötülüğü dışa yansıttığımızı düşünmelisiniz.
ÇAMUR
SUAT DERVİŞ
167 SAYFA
Maziyi hatırlamak bana geçen günlerin muhasebesini yaptırır ve ölüme ne kadar yaklaştığımı hatırlatır. Ben maziyi sevmem. Gelecek bilinmezliklerle doludur. Bana bir tehdit gibi gelir. Dünyada en güzel şey şimdidir. Ben yalnız şimdiyi severim. Ve şimdimin mesut olmasına ehemmiyet veririm.
Çocukluk ve ilk gençlik
#cellatvekarakuş
~BRYNNE WEAVER
️️️️️
“Küre Dokuyucu'ya karşı kaybetmek eskiden canımı sıkardı. Ama şimdi? Ağın ardındaki kadınla tanıştıktan sonra? Gözlerinin gururla parladığını görmek için ona karşı bir kez daha kaybederdim.
Belki birden fazla..”
Karanlık temada olupta sevmeyeceğim kitap yok diye düşünüyorum. Zira bugüne kadar okuduğum
