Kim çaldı çocukluğumuzda yaşadığımız o bayram sevinçlerini? Buruk bir şekilde bekliyoruz bayramı. Yaşanan onca şey, sevdiklerimiz, kaybettiklerimiz ve daha niceleri... Bayram demek mutluluk demekti yeni elbise, yeni ayakkabı, harçlık ve ziyaretler. Ya şimdi deniz kenarı tatil! Aileden, akrabadan kaçış, lüks otellerde 1 haftalık tatil. Oysa Bayram demek yakınlaşmak, hatırlamak, hatırlanmak demekti... Yazık oldu bayram sevinçlerimize, en önemlisi bizlere. Zamanla kaybediyoruz, ne yazık ki farkında değiliz.
Bayramın ruhunu içinde dolu dolu hissettiğiniz, yaşadığınız bir bayram dilerim değerli okurlar.
“Çünkü ben de daha önce kayboldum. Uyuşturucu ya da başka bir şeye bulaşmamış olmam, onlardan daha iyi olduğum anlamına gelmez. Herkes hayatının bir noktasında yolunu bulacağı bir evi hak eder. Bu istediğin kadar kısa sürede gerçekleşmeyebilir ama kalpleri hala atıyorsa, bunun gerçekleşme ihtimali var demektir.”
“Peki bu süreçte ne yapacağız?” Diye sordum.
“Kaybettiklerimiz için dua edeceğiz, tatlım.” Bana kocaman bir gülümseme gönderdi. “Ayrıca geceleri ışığı açık bırakacağız.”
Allah için vazgeçtiklerimiz asla kaybettiklerimiz değildir. aksine daha güzeliyle, daha hayırlısıyla bize dönecek olan kazandıklarımızdır. helale yaklaşmak için attığımız her adım haramdan uzaklaşmak için sarfettigimiz her çaba bizi en güzele yaklaştıracak şüphesiz...