Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
TÜRKİYE bir büyük bayram yerine, Türkler bayram çocuklarına dönmüştü. Bütün İslam ülkelerinde ve sömürgelerde de Türk zaferi kutlanıyordu. Gandhi çarpıcı bir demet verdi: "Haydi beni bir daha tutuklayın İngilizler! Ama tutuklamak ve öldürmekle iş bitmiyor. İşte, öldü sanılan Türkler, cenaze törenleri için hazırlanan tabutlarını katillerinin başlarına geçirdiler." Mehmet Ali Cinnah da Londra'da bir basın toplantısı yaparak şunları söyledi: "İngiliz hükümeti barış için Mustafa Kemal Paşa'ya yardımcı olabilirdi. Ama olmadı. Tersine savaşı körükledi. Biz Hint Müslümanları, o kazansın diye durmadan dua ettik. Şimdi de kazandığı için Allah'a hamdediyoruz. Kazanan yalnız Mustafa Kemal Paşa değildir, bütün esirler dünyasının zaferidir bu. Zindabat Mustafa Kemal!"
Sayfa 659Kitabı okudu
Reklam
Can Yücel
SAHTE CAN YÜCEL ŞİİRLERİ HAKKINDA !!! Kalibresi düşük şairlerin yazdığı şiirimsi manzumelerin çokça mal edildiği şairlerden biri de Can Yücel. Tam 31 sahte şiirin altında Can Yücel imzası var. Bu sahte şiirlerden biri de ders kitaplarına bile alındı geçen yıl. Prof. Dr. Semih Çelenk, sahte Can Yücel şiirlerinin listesini çıkarmış. Çelenk
378 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Ne o biraz uzattık mı kitabı okumayı. Sakın bıkkınlık, yılgınlık vardır diye. Araya bayram ve Evlatlar ve torunla tatil girince uzayı verdi. Büyük usta Kemal Tahir bir üçleme ile kalemlediği "Esir Şehrin İnsanları" nın ilkinde Birinci Cihan savaşının ardından, işgal altında ki ülkenin içinde bulunduğu durumları yurdu kurtarma çabalarını, Kahramanımız Kemal Beyin serüveni olarak kurgulayıp; Kemalin, Anadolu ya yadım hareketlerinden birin de yakayı elle verip yakalanması ile sonlandırmıştı. İkinci kitap Esir Şehrin Mahpusu. Kemal beyin Tevkifhanede yaşadığı onca olumsuzluklar içinde nasıl yoğrulduğunu, Anadolu da ki mücadelenin nasıl seyrettiğini merak ve heyecanla takip ederken İpten dönme mahkumların Argoları, hapishanenin olmazsa olmazı, ağalık yöntemi, raconu ile mücadelesini Kemal Tahir in muhteşem hikayelemesi, mükemmel anlatımıyla okunması gereken bir güzel eser ortaya çıkmış...
Esir Şehrin Mahpusu
Esir Şehrin MahpusuKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20203,714 okunma
Sakarya Meydan Savaşı Türk Orduları'nın zaferi ile sona ermiş, Gazi Ankara'ya dönmektedir. Yirmi gün geceli gündüzlü büyük bir endişe ve karamsarlık içinde yaşayan Ankaralılar, düşmanı yenen ordunun başkomutanına törenli bir karşılama düzenlemişlerdir. Ankara garından başlayarak şehre doğru yolun iki yakasında sıra ile dizilen hükumet ve meclis üyeleri, memurlar, öğrenciler, esnaf ve halk, gazi geçtikçe alkış tutup arkasına katılarak büyük bir alay halinde ilerlemektedirler. Meclis binasının önüne gelindiğinde Gazi alayın başında bulunanların yukarıya doğru yol almakta olduğunu fark etmişti.Meğer bu tören şöyle düzenlenmiş: ''cemaat'' halinde Hacı Bayram Veli'nin türbesine gidilecek, onun ''yüksek maneviyatının yardımıyla'' kazanılan bu büyük zafer için orada dua edilecek, sonra Meclis'e dönülerek nutuklar okunacaktır. Gazi: ''Öyle şey olmaz, yurt toprağını karış karış kanını akıtarak ve canını vererek savunan Mehmetçiğin hakkını ben evliyalara kaptırmam! '' deyip doğruca meclis binasına sapar. Atatürk yıllar sonra bu olayı anlatırken sözüne şunları da eklemiştir: ''Kimileri benim bu davranışıma kamunun inancını inciten yersiz bir davranış gözüyle bakmış olabilirler; ama ben, hele yurdun savunmasında, güvenilecek gücün evliyaların, yatırların ''maneviyatı'' olmayacağını hatırlatmayı artık zorunlu bulmuştum.'' MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Her ikisinin de yazdıklarını kendi kağıtların dan okuyan Çavuş Ali Metin, her iki kağıtta da şu rüyanın yazılmış olduğunu görüyor : Hz.Peygamber ( SAV )Efendimiz, Hacı Bayram- ı Veli' ye diyor ki: "Mustafa'ya söyle, korkmasın sonunda zafer onların olacak." Bilindiği gibi, aynı gecede rüyalarında Hz.Peygamber Efendimiz(SAV), Hacı Bayram-ı Veli'ye bu sözleri söylerken gören o iki muzaffer kumandanın o günkü isimleri, "Mustafa Kemal" ve "Mustafa Fevzi'dir".
Reklam
Baban bu dağların kartalıydı. Müfrezeler bir günlük yoldan onun haberini alsalar, yüz geri edip gerisingeri dönerlerdi. Osmanlı tir tir titrerdi karşısında. Ya Memedim, ya yavrum... Baban Arap atın üstünde... Savatlı gümüştendi atının eyeri. Gün altında, baban yoldan gelirken bir top parıltı gelirdi. Ovanın yüzünde, nerde bir top parıltı görürse köylü gelir bana haber verirdi. Hatçe, Efe geliyor! Ödemiş ovası ışığa keserdi o gelirken. Baban dağdan eve indiğinde köy düğün bayram ederdi. Efe geldi deyin. Fıkara kızların çeyizini düzer, delikanlıların başlığını verirdi. Hastalara ilaç, yoksullara ekmek olurdu. Baban işte böyle bir efeydi, Memedim. Efem, derdim. Osmanlıya güvenme. O herkese güvenirdi. Yüreği temizdi. Osmanlı kahpelik etti sonunda. Kahpe Osmanlı.
"Oooo, Poyraz Efendi Ağa, sen de mi namaza kalktın?" "Yok," dedi Poyraz, "balığa çıkacağız. Milletin karnı bir bayram etsin dedim de..." "Beni de götüreceksin, değil mi?" "Seni götürmeyeceğim. Çünkü sen daha kendine gelemedin."
Sayfa 178
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.