Çorum üçlemesi olarak adlandırılan serinin ilk kitabı. İkinci kitap olan Köyün Kamburunu daha önce okumuştum. Kemal Tahir iç Anadolu da yaşamamış sadece Çankırı ve Çorum cezaevlerinde hapis yatmıştır. Gördüğü ve karşılaştığı durumları, insanları çok iyi analiz edip eserlerine yansıtmış yerel tabirleri, deyimleri çok ustaca kullanmış. Gerçekten takdire şayan. Konu olarak çok başarılı. Ayan, mültezim, eşkiya ve devlet adamlarının bir biriyle iç içe geçmiş ilişkilerini, çıkar için şekilden şekile giren insanların, kirli siyasetin her devirde var olduğunu Çakırkahyalar ailesinin üzerinden anlatmış. Ahlaksızlığı zengin ve ileri gelen kişilerin yapması toplum nezdinde görmezden gelinmesi; bu kimselerin bunu normal olarak addetmesi, Addülhamit devrinde ki jurnalcilik gibi belirgin konularda işaret etmiş. Dönem olarak Tanzimattan başlayrak ikinci meşrutiyet sonrasına kadar olan zaman dilimini kapsıyor. Devrin getirdiği değişimleri bazen halkın içinden tütün kaçakçısı gavur ali gibi bazende dava vekili Cevdet bey ve jön Türk sürgünü Seyfettin bey gibi aydın kimselerin ağzından aktarıyor. Kemal Tahir in diğer eserleri akıcı sıkmayan bir kitap.
