Montaigne'in bir sözünü alıntılamaktan daha iyisi gelmiyor elimden: "Bütün söylediklerim karşılıklı bir sohbettir ve hiçbiri öğüt niteliğin-
de değildir. Bu kadar serbest konuşabiliyorsam bu, başkalarını kendime inandırmak zorunda olmadığım içindir.
Bu konuda Montaigne’in bir sözünü benimserim. Bütün söylediklerim karşılıklı bir sohbettir ve hiçbiri öğüt niteliğinde değildir. Bu kadar serbest konuşabiliyorsam bu, başkalarını kendime inandırmak zorunda olmadığım içindir.
"Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında.
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar
ben yaşarken koptu tufan
ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
her şeyi gördüm içim rahat
gök yarıldı, çamura can verildi
linç edilmem için artık bütün deliller elde
kazandım nefretini fahişelerin
lanet ediyor bana bakireler de.
Sözlerim var
Tatlılıkla öğüt vermeye başladım kendime, bir anne gibi. Gitgide yüreğim yufkalaştı, yorgun, dermansız ağlamaya başladım. Sessiz, sakin, için için bir ağlayıştı bu; gözyaşı akıtmadan, gönülden bir hıçkırış.
Montaigne’in bir sözünü benimserim. “Bütün söylediklerim karşılıklı bir sohbettir ve hiçbiri öğüt niteliğinde değildir. Bu kadar serbest konuşabiliyorsam bu, başkalarını kendime inandırmak zorunda olmadığım içindir.”
Eric Hoffer.
"Önceleri bu hayattaki tüm güzel şeylerin insanların kalplerinden çok uzaklarda bir yerde saklı olduğunu, kendi kendime verdiğim bir öğüt gibi sıkça tekrarlar, 'Dünyada tüm güzellikleri yok etmek üzere bir fekaket olsa, geriye sadece insanların kalpleri kalır' diye düşünürdüm."