Kötülük ve fesatlıkta usta olanların bazılarında nefsin iyileştirilmesi kabiliyeti görülse bile, geçmişteki kötülükleri tamamen iyiliğe dönmelerine mâni olur. Bu bela selinin akıntısına bir kere kendini kaptıranlar, akıntının aksine hareket edemezler. Kötülük sahipleri geçmişteki ortak işleri kapatmak için bugünde de müttefik geçinmeye mecburdur.
Kötülük ve fesatlıkta usta olanların bazılarında nefsin iyileştirilmesi kabiliyeti görülse bile, geçmişteki kötülükleri tamamen iyiliğe dönmelerine mâni olur. Bu bela selinin akıntısına bir kere kendini kaptıranlar, akıntının aksine hareket edemezler. Kötülük sahipleri geçmişteki ortak işleri kapatmak için bugünde de müttefik geçinmeye mecburdurlar.
Sayfa 108 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Kötülük ve fesatlıkta usta olanların bazılarında nefsin iyileştirilmesi kabiliyeti görülse bile, geçmişteki kötülükleri tamamen iyiliğe dönmelerine mâni olur. Bu bela selinin akıntısına bir kere kendini kaptıranlar, akıntının aksine hareket edemezler. Kötülük sahipleri geçmişteki ortak işleri kapatmak için bugünde de müttefik geçinmeye mecburdurlar.
Sayfa 108Kitabı okudu
“Kötülük ve fesatlıkta mahir bazılarında nefsin ıslahı kabiliyeti görülse bile, geçmişteki kötülükleri tamamen iyiliğe dönmelerine mâni olur. Bu bela selinin akıntısına bir kere kendini kaptıranlar, akıntının aksine hareket edemezler. Kötülük sahipleri mazideki ortak işleri kapatmak için bugünde de müttefik geçinmeye mecburdurlar.”
Sayfa 109 - Can Sanat YayınlarıKitabı okudu
Mustafa Kemal politikayı bir yana itti. Artık yapılması gereken bir işi vardı. Kuzey Afrika'ya gidip İtalyanlar'la savaşmalıydı. Suriye ve Mısır'dan geçen uzun kara yolu dışında Türkiye'nin Kuzey Afrika'yla bağlantısı kesilmişti. İtalyanlar denizin denetimini ellerinde tutuyorlardı; filoları Çanakkale Boğazının da çok
Mustafa Kemal politikayı bir yana itti. Artık yapılması gereken bir işi vardı. Kuzey Afrika'ya gidip İtalyanlar'la savaşmalıydı. Suriye ve Mısır'dan geçen uzun kara yolu dışında Türkiye'nin Kuzey Afrika'yla bağlantısı kesilmişti. İtalyanlar denizin denetimini ellerinde tutuyorlardı; filoları Çanakkale Boğazının da çok
“Ey Ebû Muhammed! Cehaletten daha fena bir şey biliyor musun?” diye sorulduğunda, “Evet! Kişinin cahil olduğunun farkında olmamasıdır.” demiştir.
Durum aynen dediği gibidir, çünkü kişinin cehaletini bilmemesi öğrenme kapısını tamamen kapatmak demektir. Kendini âlim sanan kimse nasıl ilim öğrensin ki?
Sayfa 145 - Server YayınlarıKitabı okudu
