''Her şey bir yana yaşam bir Hint filmi değil. Afganların en sık yinelediği deyiştir: Zendagi migzara. Hayat devam ediyor. Başlangıcı, sonu, kemyah, nan-kam, bunalımları sevinçleri önemsemeksizin, ağır, tozlu bir kervan gibi ilerliyor.''
Amin Maalouf' un ilk romanı... Tarih içinde seyahat ederken, muhteşem ifadelere,İspanya 'ya, Afrikayı bir boydan bir boya heyecan içinde dolaşaçak, Endülüs Emevileri ile temasınız olaçak.
Ne diyor LEO Ben, Hasan, tartıcı başı Muhammetin oğlu, ben, Govanni Leone de Mecidi ; bir berberin sünnet ettiği, bir papazın vaftiz ettiği ben. Şimdi Afrikalı diye anılıyorum, amma Afrikalı değilim, Avrupalı da Arabistanlı da değilim. Bana Granadalı, Faslı,Zeyyatlı da derler amma ben hiç bir ülkeden değilim. Yolların oğluyum ben, ülkem kervan, yaşamım sa yolculukların en beklenmedik olanı...
Neden böyle ?
Açıklaması bu güzel kitap da
Heyecan ve büyük bir ilgi ile okuyacağınızı umduğum bir kitap....
Afrikalı LeoAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202214,4bin okunma
Pardon bayım, siz bu aşktan gittiniz diye iflas tabelası mı asacaktık yüreğimize..?
Üzgünüm, hiç bana göre değil sıradanlık.. Vedamın rüzgarı bile çarpmalı gidişine.. Hafifte olsa sarsılmalı bünyen.. Neyi bıraktığını bilmelisin arkanda..
Yapamıyorum.. Öyle kös kös oturup ayrılığa veda buseleri kondurmak hiç bana göre değil.. Ardından bakıp gittiğin yollara özlemler savurmak da..Gittin.. Ve ben de izlememek için kapattım kalbimin pencerelerini.. Artık rahatım, kuş uçmaz kervan geçmez bir yüreği terk ediyorum kendimce..
Hiperaktif bir umudum var içimde çırpınan, kimse kesemez önünü.. Doludizgin emekliyor yokluğunun çevrelediği boşlukta.. Koşmayı da öğrenecek, uçmayı da..Sadece biraz sabır gerek.. O da fazlasıyla mevcut bu ara..
Yeni heyecanlar arıyorum, yalnızlıkta kendimi eğlendirebileceğim.. Oyunlar tek başına oynansa keşke.. Bak yine sana sövmek için bahane buldum kendime.. Neyse..
Taşındı aşk artık.. Bomboş duruyor adresi bellediği yüreğim.. İçinde yalnızlık şiirleri yankılanıyor ve ben aryalar besteliyorum, unutmaya çalıştıkça dilime dolanan hatıralara..Ben de böyle veda ediyorum içimde kalan sen parçacıklarına.. Ne gerek var aşka suni sancılar yaratmaya, ben zaten ikna ettim gidişinin güzelliğine kendimi..
Rahatsız etmiyor beni tek başınalık, şımarıyorum, beklentilerimle geçmiş ihmalkarlıklarımdan utanırcasına..
Tadını çıkarmak gerek kendine sarılmanın..
Huzur tamam, sıra bende..
En şuh vazgeçişimi takındım yüreğime..
Baştan çıkarıyorum ayrılığı..
Şimdi yalnızlıkla sevişme vakti..
Dairesel koridorlarda köşe kapmaca oynuyorum kendimle çırılçıplak,ellerim cebimde..
Türküler bitti
Halaylar durdu
Horonlar durdu
Al damar, mor damar, şah damar sustu
Bahçeler put kesildi birer birer
Meyveler salkım saçak taş.
Bir bulut uçardı
Başı boş bedava
Yandı kül oldu.
Hüzün geldi baş köşeye kuruldu
Yoruldu yüreğim yoruldu.
Ağaç büyür arkasında koşamam
Kervan yürür peşi sıra düşemem
Yıldız akar uçsam da yetişemem.
Hüzün geldi baş köşeye kuruldu
Yoruldu yüreğim yoruldu.