Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
...Kendisi bir çanak çorba, bir bardak su, bir lokma ekmekle tagaddi eder. Elbisesi pek basit ve fakirânedir. Beyaz Amerikan bezinden pamuklu bir hırka. Çamaşırını kirlenmeden değiştirir ve temizletir. Temizliğe fevkalâde itina eder. Kâğıt parayı tutmaz ve üstünde taşımaz. Mâmelek namına dünyada hiçbir şeyi yok. Kendi için yaşamaz, cem'iyet için
Sayfa 572 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.Ş. ( Eşref EdipKitabı okudu
Kimseyi tutmaz hayat
Herkes kendi hatası yüzünden mutsuz olursa, insanlık iyi bir durumda demektir.
Sayfa 244
Reklam
Hani mahalle kahvesinin önünden geçip giderken gördüğü kıza tutulan bıyığı yeni terlemiş oğlanlar vardır, sonra babası kızı başkasına verir, o oğlan artık hayat boyu kimseyi o kadar sevemez, işte onun gibi bir şey! O ilk yürek çarpıntısının yerini sonradan yaşadığı hiçbir şey tutmaz. Acemi kalbin hatırası derindir, ilk bıçak izi gibi tende kurusa bile kabuk bağlamaz.
Sayfa 38
Unutmayalım ki incinebilir olmak bizi kaybedenler kulübüne üye yapmaz. Hayat olayları karşısında ruhumuz nasır tutmaz.
Sayfa 186Kitabı okudu
On Altıncı Mektup'tan
"Dünya madem fanidir. Hem madem ömür kısadır. Hem madem gayet lüzumlu vazifeler çoktur. Hem madem ebedi hayat burada kazanılacaktır. Hem madem dünya sahipsiz değil. Hem madem şu dünya misafirhanesinin gayet Hakim(her şeyi yerli yerince yapan) ve Kerim(yarattıklarına daima hesapsız bol bol veren) bir idare edeni var. Hem madem ne iyilik ve ne fenalık karşılıksız kalmayacaktır. Hem madem 'Allah hiçbir kimseyi güç yetiremeyeceği bir şekilde yükümlü tutmaz.(Bakara, 2/286)' sırrınca dayanılmaz sorumluluklar yoktur. Hem madem zararsız yol, zararlı yola tercih edilir. Hem madem dünyevi dostlar ve rütbeler, kabir kapısına kadardır. Elbette en bahtiyar odur ki; dünya için ahiretini unutmasın.. ahiretini dünyaya feda etmesin.. ebedi hayatını dünya hayatı için bozmasın.. faydasız şeylerle ömrünü telef etmesin..kendini misafir kabul edip, misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin.. selametle kabir kapısını açıp, ebedi sonsuz mutluluğa, cennet hayatına girsin."
"Kadınlar, oğullar, yığılmış yüklerle altın ve gümüş yığınları, salma atlar, sağmal hayvanlar ve ekinler (kabîlin)den nefsin arzu duyduğu şeylerin sevgisi insanlara süslendi (güzel gösterildi). Bunlar dünya hayatının geçici menfaatidir. Hâlbuki varılacak yerin güzeli ancak Allah katındadır. (2)" Âl- İmrân Sûresi, 14 (2) Dünya madem fânidir! Hem madem ömür kısadır! Hem madem gayet lüzumlu vazifeler çoktur! Hem madem hayat-ı ebediye burada kazanılacaktır! Hem madem dünya sahibsiz değil! Hem madem şu misafirhane-i dünyanın gayet Hakîm ve Kerîm bir Müdebbiri (idarecisi) var. Hem madem ne iyilik ne fenalık, cezâsız (karşılıksız) kalmayacaktır! Hem madem 'Allah kimseyi gücünün yetmeyeceği bir şeyle mükellef tutmaz' sırrınca teklîf-i mâlâyutak (güç yetirilemeyecek teklif) yoktur. Hem madem zararsız yol, zararlı yola müreccahtır. Hem madem dünyevî dostlar ve rütbeler, kabir kapısına kadardır. Elbette en bahtiyâr odur ki, dünya için âhiretini unutmasın, âhiretini dünyaya fedâ etmesin, mâlâyâni (faydasız) şeylerle ömrünü telef etmesin; kendini misafir telakkî edip misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin; selametle kabir kapısını açsın saâdet-i ebediyeye (Cennete) girsin! (Mektûbât, 16. Mektûb)
Reklam
Unutmayalım ki incinebilir olmak bizi kaybedenler kulübüne üye yazmaz. Hayat olayları karşısında ruhumuz nasır tutmaz.
Sayfa 186Kitabı okudu
Unutmayalım ki incinebilir olmak bizi kaybedenler kulübüne üye yazmaz. Hayat olayları karşısında ruhumuz nasır tutmaz.
Sayfa 186Kitabı okudu
Unutmayalım ki incinebilir olmak bizi kaybedenler kulübüne üye yazmaz. Hayat olayları karşısında ruhumuz nasır tutmaz.
Sayfa 186Kitabı okudu
mektubat 16.mektup
“Dünya mâdem fânîdir! Hem mâdem ömür kısadır! Hem mâdem gāyet lüzumlu vazîfeler çoktur! Hem mâdem hayât-ı ebediye burada kazanılacaktır! Hem mâdem dünya sâhibsiz değil! Hem mâdem şu misâfirhâne-i dünyanın gāyet Hakîm ve Kerîm bir Müdebbiri (idârecisi) var! Hem mâdem ne iyilik ne fenâlık, cezâsız (karşılıksız) kalmayacaktır! Hem mâdem لَايُكَلِّفُ اللّٰهُ نَفْساً اِلَّا وُسْعَهاَ [Allah, kimseyi gücünün yetmeyeceği bir şeyle mükellef tutmaz] sırrınca teklîf-i mâlâyutâk (gücün yetmediği teklif) yoktur! Hem mâdem zararsız yol, zararlı yola müreccahtır (tercîh edilir)! Hem mâdem dünyevî dostlar ve rütbeler, kabir kapısına kadardır! Elbette en bahtiyâr odur ki; dünya için âhiretini unutmasın, âhiretini dünyaya fedâ etmesin, hayât-ı ebediyesini hayât-ı dünyeviye için bozmasın, mâlâyâni (faydasız) şeylerle ömrünü telefetmesin; kendini misâfir telakkî edip (kabûl edip) misâfirhâne sâhibinin emirlerine göre hareket etsin; selâmetle kabir kapısını açsın saâdet-i ebediyeye (Cennete) girsin !”
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.