Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Kırk yıllık hatır için bir yudum kahve olayım cezvende.."
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Kırk yıllık hatır için, bir yudum kahve olayım cezvende
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Reklam
Dermansız Cümle
Gamlı üç nokta ile sonu gelmeyen cümle; öfke duymuştu sözcüklerine. Kırk yıllık hatır değil, kırk satır vardı her bir sözcük payında. Su gibi aziz olmak değil, odun gibi yanmak düşmüştü nasiplerine. Alevin sırrına bürünmüş, sükunetin dibine vurmuş virgül bile derman olamayışının derdinden unutur olmuştu sulh vazifesini. Dolunayın etkisinde kalmış bir dişi misali… Günah keçisinin testere olduğu bir ağacın yığılması gibi… Sırtında sözcük dolu çuvallı bir hamaldı cümle. Belki de bir kuş gibi… Ki kuşun yürürken ayaklarında, uçarken kanatlarında olan yükü; esasen omuzlarındaydı. Lakin kuş değildi cümle. Ne bir kanadı vardı ne de onu taşıyabilecek iki ayağı… Karahindiba olmak istemişti cümle. Bir anlık olsa bile… Karahindibalar gibi üzerindeki tomurcukları bir üfleme ile rüzgâr eşliğinde saçıp, gelecek baharda filizlenecek yeni karahindibalara gebe bir toprak bırakmak istemişti. Funda Çelik -Bişnev 2021 Yaz
Eksilenler oluyor hayatımızdan Üç beş derken sırası olmadan yolcu oluyoruz bir bir Ve yavaş yavaş kimse kalmıyor etrafımızda Sığındığımız limanlar yok oluyor Ardından hayat acı bir kahve tadına bürünüyor Ve Üstelik bir de kırk yıllık hatır bekliyor Yine de umut edip tutuyorsun yaşamın bir kıyısından Düşmemeye gayret ediyorsun Dönüp bakıyorsun geride kalanlara Hepsi yaşarken ölmüşler sanki Beklediğin yalnızca bir tebessüm hâlbuki Fazlalık olmaktan korkup kaldırmıyorsun ahizeyi Sözcükler sahteleşiyor ve sonra Karşılaşıyorsun yüksekten bakan tanıdık yabancılara Bir elin beş parmağına bakıp Kesip atıyorsun kan bağını
2024Üsküdar kitap fuarı imzalı
Nurullah Genç
Nurullah Genç
en son şiirinden, "Kırk yıllık hatır için Bir yudum kahve olayım cezvede" Diyerek yürüyelim dağların ötesine
Kendimden
Kırk yıllık hatır misali kırk yerinden kırılan kız çocuğuyum ben
Reklam
Güzel Van
Gördüğüm yerler arasında Van kadar hiçbir yeri sevemedim. İnsanı sarıveren, kucaklayan bir sıcaklığı var Van’ın. Toprağı sıcak, insanları sıcak, insanları kardeş... Otur bir kahveye, tanısınlar tanımasınlar, merhaba diyorlar, kırk yıllık ahbapmış gibi hal hatır soruyorlar. Misafirperverlikte de yok Van’ın eşi.Van, çok tatlı.
Falih Rıfkı Atay
_Çocukluğumuzda Türk, kaba ve yabani demekti. İslam ümmetinden, Osmanlı idik. Vatan sözü yasaktı. Padişahın kulları idik. Okul çıkışında ’Padişahım çok yaşa’ diye bağırırdık. Arap’a Arap, Arnavut’a Arnavut, Rum’a Rum, fakat kendimize Osmanlı derdik. Bütün ekonomi, bütün iç ve dış ticaret, bakkallara kadar çarşılarımız, kadrolarında bir tek Türk
insan vazgeçmek istedi mi kırk yıllık hatır yüklenen kahve bile önünde duramaz. ne beraber göğüs gerilen zor günlerin, ne de geçirilen güzel vakitlerin hatrını tutmaz. yaşanır ve biter. vefa ve yol arkadaşlığı kavramları da, sadece dillerde kelime olarak kalır.
Reklam
VAN...
❝ İnsanı sarıveren, kucaklayan bir sıcaklığı var Van’ın. Toprağı taşı sıcak, insanları sıcak, insanları kardeş... Otur bir kahveye, tanısınlar tanımasınlar, merhaba diyorlar, kırk yıllık ahbapmış gibi hal hatır soruyorlar. Misafirperverlikte de yok Van’ın eşi. Van, çok tatlı. « » Erkenden çıkın Vanı gezmeye. Bu şehri öğrenmek, tanımak mı istiyorsunuz sabahı kaçırmayacaksınız, ille sabah…Şehir sabahleyin soyunmuştur, çırılçıplaktır. ❞
107 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.