Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İstanbul Boğazı’nın bu görünümünde sanatçı imzası bulunmasa da, üslupsal özellikler, Schranz tarafından yapılmış olabileceğini gösterir. İki yüksek ağaçla çevrelenmiş kompozisyon bu kez yoğun kent dokusunu ve yaşamını değil, İstanbul çevresinin kırsal görünümünü konu alır. Beykoz sırtlarından Boğaz’a bakan sanatçı, ön planda çubuk içip sohbet eden köylü figürlere ve uzakta belli belirsiz kent siluetine de yer vermiştir. Resimde bulunan buharlı gemiden dolayı eser, bu tip gemilerin İstanbul’da kullanılmaya başlandığı 1828 yılı sonrasına tarihlenir. 🖼️ İstanbul Boğazı, Joseph (Guiseppe) Schranz (?), 19. yüzyıl ortaları, Kâğıt üzerine suluboya, 33 x 54 cm.
Dağdağan Türküsü
dr. Volkan Altınbaş
dr. Volkan Altınbaş
’ın kalemi beni buradan aldı, serin yaylalarıyla yeşil köylere götürdü. Dağdağan Türküsü kent-kırsal ikilemini hissettirirken aidiyet duygumuzun da nerede olduğunu yoklatıyor. Kitabın başlarında Ahmet Ümit mistisizmi sezmiştim ki benim de aşina olduğum Bektaşilik beliriverdi. Kulaktan dolma Bektaşilik kültürünün dolaştığı son zamanlarda gerçek yaşayış ve düşünüş tarzıyla bir inancı okumak çok iyi geldi. Bektaşi insanlarının sarıp sarmalayan şefkatli kolları güvende tutarken bir yandan da fanusundan okyanusa kaçan balık gibi tedirgin hissettirdi ki akışta da her şey zıttıyla var olur. (Beste Senem Özdemir)
Reklam
Dağdağan Türküsü
dr. Volkan Altınbaş
dr. Volkan Altınbaş
’ın kalemi beni buradan aldı, serin yaylalarıyla yeşil köylere götürdü. Dağdağan Türküsü kent-kırsal ikilemini hissettirirken aidiyet duygumuzun da nerede olduğunu yoklatıyor. Kitabın başlarında Ahmet Ümit mistisizmi sezmiştim ki benim de aşina olduğum Bektaşilik beliriverdi. Kulaktan dolma Bektaşilik kültürünün dolaştığı son zamanlarda gerçek yaşayış ve düşünüş tarzıyla bir inancı okumak çok iyi geldi. Bektaşi insanlarının sarıp sarmalayan şefkatli kolları güvende tutarken bir yandan da fanusundan okyanusa kaçan balık gibi tedirgin hissettirdi ki akışta da her şey zıttıyla var olur. (Beste Senem Özdemir)
.... Otomobilin toplumsal ideolojisi Arabaların en berbat yanı deniz kıyısındaki şatolara veya villalara benzemeleri: Yalnızca çok zengin bir azınlığın keyfi için icat edilmiş, kavramsal olarak ve doğası gereği asla halk için tasarlanmamış lüks tüketim malları. Herkesin sahip olması halinde kullanım değerini kaybetmeyen elektrikli süpürge, radyo
Türkiye'de kentler ve kentliler (1)
Süleyman Seyfi Öğün Kapitalizm, yerel ve geleneksel bağlar üzerinden yaşamaya alışkın büyük nüfusları nasıl yerinden ettiğini bir sosyolojik ezber olarak biliyoruz. Bu, büyük ölçüde tarımın çözülmesiyle bağlantılıdır. Malûm; kapitalizm bir şehir olgusu olmaktan önce kırsal dünyanın dönüşümüyle bağlantılıdır. Tarımsal yapıların hammadde
Kırsal yalnızlıklar sürüyorum bu kent gecelerine Ürkek ve mücrim...
Reklam
Kentleşme
Köylerden ve kırsal bölgelerden değişik sebeplerden dolayı göç ile oluşan bir süreçtir. İyi yapılmaz ve kontrol edilmez ise adına çarpık kentleşme deniyor. Bugün insanlığın çözüm için odaklandığı iklim değişikliğinin bir nedeni de çarpık kentleşme... Ormanlık alanların, tarım alanlarının hızla beton yığınlarına dönüşmesi, sera gazı etkisinin
Kırsal yalnızlıklar taşıyorum bu kent gecelerine ürkek ve mücrim Sensizlik, tedirgin bir kuş yüreğidir Adressizim... #avaşîn
Kırsal yalnızlıklar taşıyorum bu kent gecelerine ürkek ve mücrim Sensizlik, tedirgin bir kuş yüreğidir Adressizim Sürüyor bu kırgın mevsim... #avaşîn
Dindar değil kırsal. Kent kültürü katliamcısı.
Reklam
kırsal kent masalları
Hiç bir şey birikmez sonu ölümdür çünkü Gözyaşın , emeğin , terin Sevincin Ve sohbetin derdin Sessizlik bir sürgüdür şimdi kullandığın Ve kimsesiz bir rüzgar öğlen seni üşütür Eylül birikir içinde Elveda caddeler camide ki güvercinler Yorgunluğunda dinlendir beni lütfen Sabah sisini dağıt Hazırım şimdilerde Kırsal kentin bitişine
Kırsal yalnızlıklar sürüyorum bu kent gecelerine Ürkek ve mücrim Sensizlik, tedirgin bir kuş yüreğidir Adressizim... #avaşîn
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.