Kaleme aldığı eserleriyle, okuyucularını düşündürtmeye ve derin psiko-analizler yapmaya yönlendiren Zweig, Amok Koşucusu kitabıyla da bizleri etkilemeye devam ediyor...
Cinnet, pişmanlık ve gurur duygularının başrollerini oynadığı bu hikayede, bir doktorun kendi hayatındaki dönüm noktalarının kurgulandığı şekerleme tadında bir eser. Gururundan ve kibrinde ödün vermeyen kahramanımız yaptığı bir yanlışı düzeltmeye çalışırken, nasıl bir cinnet haline düştüğünü anlatıyor ve hayata dair bizlere güzel ders çıkarttırıyor. Yazar, Sade bir dil ve betimlemelerle pişmanlığından kahrolan bir karakterin çaresizliğini, kendisine has bir üslupla biz okurları yine etkilemeyi çok iyi başarmış…