Arş’ın gölgesindeki o genç...
Ezanın duyulduğu her yerde,
Ayakta durulması gereken her yerde,
Sabredilmesi gereken her yerde,
İnfak gereken her yerde,
İtaat gereken her yerde,
Kıraat gereken her yerde,
Aranılan her yerde “o” vardır.
‘Kimin kiminle beraber olduğu sorulacaklardandır. Adı arkadaş veya başka bir kelime ile anılsın; kim kimle gezdi, kimle konuştu? Bunlar sorulacak ve herkes sevdiği ile beraber olacak. Gezmeden, görmeden önce bunu görmek gerek.
Terk et sana ayak bağı olan ne varsa. Seni ağırlaştıran, namaza kalkmanı zorlaştıran, yükselmeyi, melekleşmeyi engelleyen ne varsa terk et onu. Arkadaş, çevre, zevk, menfaat... Ne varsa seni ağırlaştıran, onu terk et. Yükselmek, ebedileşmek, Kevserden içmek istiyorsan terk et onları. Bulunduğun yer Mekke bile olsa orada şirk , isyan varsa terk et orayı. Bul kendine bir Yesrib ve orayı kendin için Medineleştir.
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
Kalemler onu izler.
Ayaklar onun peşinden gider.
Eller onu tutar,onun tutuğunu tutmaya çalışır
O gayedir,oda gayesinin peşindedir..
Arşın gölgesindeki genç