“Ayna adlı öykü Çehov’un öykü tarzı için oldukça güzel bir örnek olmaktadır. Çehov’un öykülerinde başlayıp, gelişen ve biten düzenli bir vaka gelişimi bulunmaz. Hayatın bir kesitinden görülen anlık bir durum, bir resim, bir ayna, bir görüntü, akla bir anda gelip geçiveren yaşamla ilgili bir kesit, öykülerinin konusunu teşkil eder.
Bu bakımdan Ayna adlı öykü Cehov tarzı olarak anılan öykü tarzının tipik bi örneğidir. Öykü sadece bir anda olup bitiveren ve o anda akla gelip geçenlerin anlatıldığı bir anlık bir kesite dayanmaktadır.
Vaka, merak ve heyecandan çok duygu, düşünce ve hayallerin öne çıktığı bu öyküde en önemli unsur öykünün dayandığı düşünce olmaktadır. Hikâyede anlatılan olaylar aslında olmadığından asıl ortaya çıkan şey tüm bunların bir gün olabileceği bu öykünün eninde sonunda böyle biteceğidir.
Kendi adı ile anılan bu öykü tarzını geliştiren Anton Çehov’, Çehov Tarzı öykücülüğü denilen bu tarz öykülerin kuramcısı kabul edilir. Bu öykü tarzının Türk edebiyatındaki en mühim temsilcileri de Sait Faik ile Memduh Şevket Esendal olmaktadır.”
Kitapta ayrıca Sayfiyede, Cerrahlık, Duruşmadan Önceki Gece, Eczacının Karısı ve Sıra Dışı Bir Adam isimli öyküler de yer almaktadır