Balodan Sonra

Lev Tolstoy
Tolstoy’un, yaşamının son dönemecinde, 20. yüzyılda yazdığı hikâyeleri iki kitapta derlemeye karar verdik. Bunların bir kısmı Türkçede ilk defa yayınlanıyor. Elinizdeki, ilk kitap. Artık ihtiyar bir adam olan, yeni bir Hıristiyanlığın havariliğine soyunup kiliseden aforoz edilen büyük yazarın bu iki kitapta bulacağınız hikâyelerinin tümü de sizi kapıverecek; ama ben burada onlardan birine, “Tanrısal Olan ve İnsani Olan”a dikkat çekmek istiyorum. Yaşınız, hayat tecrübeleriniz ne olursa olsun, şüphesiz, diğer hikâyeler gibi bu da kanatlandıracak zihninizi ve Tolstoy’un tartıştırmak istediklerini tartışırken bulacaksınız kendinizi; ama içinizden kimileri, sadece tartışmakla kalmayacak: bu hikâyede kendini bulacak, loş ve rutubetli hücrelerdeki yalnızlığını, hayatla bağının bir pamuk ipliğinden daha zayıf olduğunu hissettiği anları hatırlayacak, yitip giden dostları düşecek aklına, onların her birinde bir Svetlogub, bir Mejenetskiy bulacak ve şaşıracak: yüzyıldan fazla geçmiş ya üzerinden, nasıl oldu da beni, benim dostlarımı, onların yitişini böyle sarsıcı, sancılı anlattı Tolstoy? Nasıl bir peygamber öngörüsüdür bu ve belki de daha önemlisi, neden aynı yok oluşlar tekrarlanıp duruyor şu yeryüzünde?
132 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1948
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

132 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
Dünyaca ünlü Rus Yazar
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
Balodan Sonra
Balodan Sonra
kitabında bir taraftan 1840 yılında o asrın sosyete hayatı bütün parlaklığıyla canlandırılırken diğer taraftan zulüm ve kan kokan Çar rejimine tam manasıyla derin bir nefretle bakılmaktadır. Bu derin nefret, fizyolojik bir hâdise olan kusma ile çok kuvvetli bir şekilde belirtilmiştir. Tolstoy kadına karşı duyduğu yüksek ve ilahi duyguları Ivan Vasilyeviç´e söylettiği şu sözlerle tasvir ettirir: “Siz gençler vücuttan, çıplak kol ve ´bacaktan başka bir şey görmezsiniz. Hâlbuki bizim zamanımızda hiç öyle değildi. Benim aşkım şiddetlendikçe sevgilim gözümde o nispette mânevileşirdi. Siz sevdiğiniz kadınları hayalinizde soyarsınız bile. Ama bana göre “Alfons Kar’’in dediği gibi benim âşık olduğum kadında daima tunçtan elbiseler bulunur. Kadınları soymak şöyle dursun Hazreti Nuh´un oğlu gibi onları ayaklarına kadar örtmeye çalışırız.’’
Balodan Sonra
Balodan SonraLev Tolstoy · Helikopter Yayınları · 2019121 okunma
132 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Içinde 7 güzel öykünün bulunduğu bu eser kısa sürede bitti .Kitabın içindeki öykülerin altına yayın evi bir güzellik de yapmış ne zaman yazıldığını, nasıl yazıldığını özet geçmiş bu da harika bir detay olmuş... . Içinde en sevdiğim öykü "Tanrısal olan ve Insan Olan "öyküsü oldu ... . Tolstoy garip bir karakter aslında yaşamını uzun bir süre araştırmıştım. Oldukça ilginç bir hayat hikayesi var 84 yıla oldukça şey sığdırmış, önemli eserler bırakmış... . Korktuğu şeylerin basında Müzik ve kadınlar geliyormuş örneğin.... . 82 yaşında karisi ve 13 çocuğunu bırakıp evden kaçmış. . Oldukça zengin bir ailede doğmasına karşın o "tüm kötülüklerin kaynağı mal mülktür "demiş Ve kıtlık döneminde halka oldukca yardımcı olmuş... . Ortadoks kilisesini sert bir biçimde eleştirmesine rağmen dinlere karşı da saygılıymış. Halk onu çok seviyormuş hatta rus çarları,halkın ve dünyanın ona olan sevgisinden korktuğu için cezalandiramamis bile ... . Turgenyev ile düşmanlığı,başyapıtı olan Anna Karenina'yi yazarken sıkılması.... Örneklerden bazıları... .. . O zaman bu güzel eseri de tavsiye ediyorum . . .
Balodan Sonra
Balodan SonraLev Tolstoy · Helikopter Yayınları · 2019121 okunma
132 syf.
5/10 puan verdi
"Balodan Sonra'dan" ziyade "Tanirsal olan ve insani olan"!
7 farkli hikayenin bulundugu bir derleme olan Balodan Sonra'da en begendim hikaye "Tanrisal olan ve insani olan" oldu. Bununla ilgili konustugum inceleme icerikli podcast bölümümü dinlemek isterseniz, buradan ulasabilirsiniz. open.spotify.com/episode/5BexebW...
Balodan Sonra
Balodan SonraLev Tolstoy · Helikopter Yayınları · 2019121 okunma
132 syf.
·
Puan vermedi
Balodan sonra/Lev Nikolayeviç Tolstoy Düşünce-Yorum/İnceleme/Özet/Spoiler içerir... Toplumlar arası ayrımın net bir şekilde gözler önüne serildiği bir eser daha. Sonucunda sevenlerin kavuşamaması üzdü. Ama en çok üzen ise insanların bu derece akıl almaz şekilde işkenceye maruz kalmaları tüm bu anlatılan güzellemeleri geride bırakıyor. Dünyanın
Balodan Sonra
Balodan SonraLev Tolstoy · Helikopter Yayınları · 2019121 okunma
·
Puan vermedi
Dünyaca ünlü Rus Yazar Lev Tolstoy Lev Tolstoy Balodan Sonra Balodan Sonra kitabında bir taraftan 1840 yılında o asrın sosyete hayatı bütün parlaklığıyla canlandırılırken diğer taraftan zulüm ve kan kokan Çar rejimine tam manasıyla derin bir nefretle bakılmaktadır. Bu derin nefret, fizyolojik bir hâdise olan kusma ile çok kuvvetli bir şekilde belirtilmiştir. Tolstoy kadına karşı duyduğu yüksek ve ilahi duyguları Ivan Vasilyeviç´e söylettiği şu sözlerle tasvir ettirir: “Siz gençler vücuttan, çıplak kol ve ´bacaktan başka bir şey görmezsiniz. Hâlbuki bizim zamanımızda hiç öyle değildi. Benim aşkım şiddetlendikçe sevgilim gözümde o nispette mânevileşirdi. Siz sevdiğiniz kadınları hayalinizde soyarsınız bile. Ama bana göre “Alfons Kar’’in dediği gibi benim âşık olduğum kadında daima tunçtan elbiseler bulunur. Kadınları soymak şöyle dursun Hazreti Nuh´un oğlu gibi onları ayaklarına kadar örtmeye çalışırız.’’
Balodan Sonra
Balodan SonraLev Tolstoy · MEB · 1948121 okunma

Yazar Hakkında

Lev Tolstoy
Lev TolstoyYazar · 205 kitap
Lev Tolstoy 28 Ağustos 1828 tarihinde Moskova'da doğdu. Babası Kont Nikolay İlyiç Tolstoy, 1812 Napolyon Savaşlarına katılmış emekli bir yarbaydı. Tolstoy romanlarında, insanoğlunun ne kadar değişik karakterli olduğunu vurgular. ''Savaş ve Barış'', ''Anna Karanina'' insan tahlileri ve canlı tasvirler bakımından birer baş eserdir. Lev Tolstoy'un kendini arayış serüveni ölünceye kadar sürdü. Karısı bile onu anlamadı. Tolstoy, bir çocuk gibi hayata küstü ve kaçtı. Seksen iki yaşındaki karanlık ve yağışlı bir Ekim gecesinde köyünden ayrıldı. Yolda hastalandı 7 Kasım 1910'da küçük bir tren istasyonunda hayata veda etti. Lev Tolstoy zengin bir ailenin çocuğu olarak Rusya'nın Tula şehrindeki Yasnaya Polyana adlı konakta doğdu. Çok küçük yaşlarında önce annesini, sonra babasını kaybetti, yakınlarının elinde büyüdü. Çocukluğundan beri gerçekleri incelemeye karşı büyük bir ilgisi vardı. Öğrenimini tamamlamak için Moskova'ya gitti. Çalışkan zeki bir öğrenci olarak başarı ve sevgi kazandı. Fransızcasını ilerletmiş, Voltaire'i ve J. J. Rousseau'yu okumuş, bu iki yazarın kuvvetli etkisinde kalmıştı. Yasnaya-Polyana'ya döndü, yoksul köylüler arasına katıldı. İlk eseri olan "Çocukluk"u bu sıralarda yazdı. Lev Tolstoy Bir süre sonra orduya girdi; Kafkasya'ya gitti. Kafkas halkının yoksulluk dolu yaşayışlarını ele aldığı izlenimlerle ilk gerçekçi hikâyelerini yazdı. 1854'te Kırım savaşı'na subay olarak katıldı. Sonra askerlikten ayrılıp Petersburg'a gitti. Bir kısım eserlerini oldukça sakin geçirdiği o yıllarda yazdı. Gene de içinde, aradığını bulamayan bir ruh çalkalanıyordu. Batı Avrupa ülkelerinde uzun bir gezintiye çıktı. Almanya, Fransa, İsviçre'de dolaştı. Yurduna dönüşünde gene Yasnaya-Polyana'ya yerleşti. Asalet ünvanlarından, lüksten sıkılıyordu. Köyünde bir okul kurdu. Bu okul, öğrenim, eğitim bakımından yepyeni bir kurumdu. Huzura kavuştuğuna kanaat getirdikten sonra, 1862'de evlendi. Lev Tolstoy evlendiğinde karısı Sophie Behrs kendisinden 16 yaş küçük olup henüz 18 yaşındaydı. Bu evlilik onun düzenli bir hayat özlemini giderecekti. Bu evlilikten 13 çocukları oldu; bu çocukların 3'ü bebek iken, biri 5 diğeri de henüz 7 yaşında iken öldü. Eserlerinden en kuvvetli olan iki romanı "Savaş ve Barış" ile "Anna Karenina'yı" bu dönemde yazdı. Karısı, eserlerini yazmasında en büyük yardımcısıydı. Hatta "Savaş ve Barış"ın düzeltmelerini 12 kez yapıp yazmıştır. Aradan bir süre geçince yeniden, bu sefer eskilerden daha şiddetli bir moral çöküntüsüne uğradı. Geniş halk yığınlarının, özelikle Rus köylüsünün yoksul, perişan durumu onu çok üzüyordu. Bütün servetini köylülere dağıttı, her haliyle onlar gibi yaşamaya başladı. Kaba saba giyiniyor, giydiği her elbiseyi kendisi dikiyordu. Değişmeyen tek tarafı bıkıp usanmadan yazmasıydı. "Kroyçer Sonat", "Efendi ile Uşak", "Karanlıkların Gücü", "İman nedir", "İnciler", "Kilise ve Devlet", "İtiraflarım" hep bu yılların ürünleridir. Lev Tolstoy Eserlerinde insanlığın çeşitli meselelerine değinen Tolstoy'un dünya ölçüsünde bir sanat ve fikir değeri vardır. Kendi ülkesinin toplumsal siyasal çalkantılarını, halkının yaradılışını, yaşayışını büyük bir ustalıkla yansıtmıştır. Gerçekçi edebiyatın en büyük temsilcilerinden olduğu kadar, bir filozof ve bir eğitimci olarak da ün kazanmıştı. Yukarıda sayılanların dışında "Diriliş", "Gençliğim", "Çocukluk", "Hacı Murat", "Ayaklanış", "Sergi Baba", "Tanrı Bizim İçimizdedir", "Kazaklar", "Tesadüf", "İki Süvari" gibi eserleri vardır. Lev Tolstoy 82 yaşındayken, 1910 yılında öldü. Kış ortasında evini terk ettiğinde hasta düştükten sonra, Astapovo'da tren istasyonunda zatürre'den öldü. Polis, cenazesine katılmak isteyenlere ulaşımı sınırlandırmak için çalıştı, ama binlerce köylü cenazesinde sokakları doldurdular. 82 yaşında vefat eden Lev Tolstoy birçok kez büyük sıkıntılar yaşamıştır. Marksizm'den etkilenerek oluşturduğu mülkiyet konusundaki radikal fikirleri nedeniyle bütün servetini köylülere dağıttı, her haliyle onlar gibi yaşamaya başladı. Bu sebeple ailesiyle arası açıldı. Hıristiyan anarşizmini geliştirmeye çalıştığı kitabı "tanrının egemenliği içimizdedir" kitabıyla yeni bir hristiyanlık akımı tanımlaması, Ortodoks Kilisesi tarafından aforoz edilmesine sebep oldu. Tolstoy, ömrünün son yıllarını büsbütün derbeder bir şekilde geçirdikten sonra, bir küskünlük sonucunda, evini bırakıp yollara düştü. Astapovo tren istasyonunda ölü olarak bulundu. Ölümüne zatürrenin sebep olduğu bilinmektedir. Hayatı boyunca yaşamın nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalıştı. Eserlerinde bunu eksiksiz olarak yansıtmayı hedef edinmiş en büyük Rus yazarlarından birisi olarak edebiyat ve dünya tarihindeki yerini aldı.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.