“Beni affet,” diyorum fısıltıyla. “Şu an çok saçma geldiğinin farkındayım ama görmezden gelmek istemiyorum. Kalbini kırdığım için beni affet. Sana güvenmediğim için beni affet. Öfkemi senden çıkardım ve çok üzgünüm. Bencillik ettim, canını acıttım, çok ama çok üzgünüm.”
O kadar uzun süre sessiz kalıyor ki artık dayanamıyorum.
Nihayet konuştuğunda sesi duygu yoğunluğundan pürüzlü çıkıyor. “Aşkım affedecek hiçbir şey yok.”