İliklerime kadar duygusal biri olan ben, aslında duyguların ne kadar yoğun bir şekilde yaşanabileceğini ve özellikle kitabın içerisindeki Beyaz Geceler, Başkasının Karısı, Haysiyetli Hırsız, Yufka Yürekli isimli hikâyelerde aşk, kıskançlık, güven, dostluk, mutluluk, keder gibi kavramların gücünü daha iyi fark ettim. Beyaz Geceler'deki hayalperestin başlarda hissettiği yalnızlık, umursamazlık ve sonrasında yeni birinin hayatına gelmesiyle yoğun bir mutluluğun oluşması , Başkasının Karısı'ndaki Ivan Andreiç'in ilk başlarda tutku diye bahsettiği aşkının hazin bir şekilde kıskançlığa kurban gitmesi ve karakterine uymayan hareketleri yaptırması, Haysiyetli Hırsız'daki Astafiy Ivaniç'in evine aldığı yoksul adama olan saf güveni ve ardından ona duyduğu büyük hayal kırıklığını, son olarak Yufka Yürekli'deki Vasya'nın başına gelen talihli olaylar karşısında kendi mutluluğunu yaşayamayıp, mutsuz olan insanlar üzerinde sorumluluğunun olduğu düşüncesiyle bilincini kaybetmesi beni derinden etkiledi.